Dün Çankaya Köşkü'nde, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun töreni vardı.
"Doğru ve güzel Türkçe kullanan" televizyon ve radyocular ödüllendirildi.
"Yabancılaşma"nın en belirgin etkileri "dil"de görülüyor. Bu açıdan RTÜK'ün 2 yıldır sürdürdüğü bu çabanın desteklenmesi gerekiyor.
Çankaya Köşkü'nün ödül törenine evsahipliği yapması, "Türkçe'nin korunması"na dönük adımlara cesaret verecek gibi görünüyor.
Çünkü Türkiye'nin çeşitli illerinden gelip Cumhurbaşkanı'nın elinden ödül alan radyo ve televizyoncuların, o heyecanlı atmosferden etkilendikleri dikkat çekti.
Güzel Türkçe kullandıkları için ödüllendirilenler, bir anlamda "dil misyoneri"ne dönüşerek şehirlerine döndü...
Cumhurbaşkanı "30-40 yıl sonrasının Türkiye'sinde kullanılacak dilde, sizin bugün yapacağınız çalışmaların katkısı olacaktır" diyerek iletişim dünyasını motive etmeye çalıştı...
***
Ödül töreninden sonra verilen resepsiyonda gündem değişti.
Medya mensupları, Cumhurbaşkanı'nı "yargı ile hükümet" arasındaki gerilimi önlemek için ne yapacağı konusunda soru yağmuruna tuttu.
Ama "Dışişleri Bakanlığı" yapmış olmanın sorulara karşı manevra kabiliyetini nasıl artırdığı bir kez daha görüldü.
Bakın Cumhurbaşkanı soruları nasıl atlattı:
***
- Sayın Başbakan'la da görüşecek misiniz?
- Görüşüyoruz zaten.
- Sayın Meclis Başkanı ile görüşecek misiniz?
- Görüştüm. Yazdıklarım (Yaptığı yazılı açıklamaya dikkat çekerek) ortada zaten. Daha fazla konuşursam polemik olur.
- Danıştay Başkanı ile görüşecek misiniz?
- Seçilince görüşeceğiz...
- Yargı kesimince yapılan açıklamalar Anayasa Mahkemesi'ne müdahale olarak değerlendiriliyor. Ne diyorsunuz?
- Bir şey söylemek istemiyorum. Bir şey söylersem yanlış anlaşılabilir. Zaten bir şey söylersem de üstü kapalı olarak söylüyorum.
- CHP "Sayın Cumhurbaşkanı'nın kendisi de iddianamede taraf. O bakımdan devreye giremez" diyor.
- Herkes görüşünü söyleyebilir.
- Amacınız nedir?
- Bu konuda konuşmak istemiyorum. Konuşmaya başlarsam, çok farklı yerlere gider diye endişe ediyorum.
***
Dolmabahçe Sarayı'ndaki bazı eşyaların Çankaya Köşkü için Meclis'ten istetilmesi de resepsiyon sırasında gündeme geldi.
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa İsen, konuyla ilgili soruları yanıtlarken şu bilgiyi verdi: Geçici olarak sergilenmek üzere istendi. Bizden de bazı şeyler gitmiş. Mesela resimler gitmiş, 3 ay kalmış. Böyle şeyler oluyor. Kalıcı olarak alınmıyor...