CHP Kurultayı'na 8 gün kaldı.
Aday adaylarının sayısı fazla.
Ama sonuç şimdiden belli.
Deniz Baykal tekrar Genel Başkan seçilecek. Zaten merak edilen Genel Başkanlık yarışı değil, Parti Meclisi listesi.
Baykal listede değişiklik yapacak mı?
Kimler girecek, kimler çıkacak?
Liste delinecek mi?
CHP'nin 32. Olağan Kurultayı'na, bu soruların yanıtları damgasını vuracak.
***
Peki CHP'de Genel Başkanlık'a aday olmak neden zor?
Çünkü adaylık için delegelerin yüzde 20'sinden imza alma zorunluluğu var.
Toplam delege sayısı bin 261.
Yüzde 20'lik baraj, 253 delegeye tekabül ediyor.
Baykal'ın dışında bu sayıyı yakalayabilecek isim yok.
Diğer aday adayları içerisinde en iddialısı Haluk Koç.
Onun dahi "delege barajı"nı geçerek aday olmayı başarması zor görünüyor.
***
CHP'de son dönemde öne çıkan isimlerden biri de Umut Oran.
İşadamı.
Genç, birikimli, çalışkan.
Projeleri var.
Bu kurultayda sonuç alamayacağını bilmesine rağmen, maraton koşucusu gibi davranıyor.
Adaylığını sadece 26-27 Nisan kurultayıyla sınırlı tutmayıp, geleceğe oynuyor.
Gazeteleri, televizyonları tek tek dolaşıyor.
Çevre oluşturmada başarılı.
Birçok medya kuruluşunda "ciddiye alındığı"nı özellikle vurgulamak gerek.
Umut Oran, dün bir uçak kiralayarak CHP'nin son genel seçimde varlık gösteremediği doğu ve güneydoğu illerine gitti.
Destek arıyor.
Altan Öymen ve Eşref Erdem gibi isimlerin de Oran'ı desteklediği bildiriliyor. Uzun vadede takibe alınması gereken bir isim...
***
...Ve aday adaylarının önünde büyük bir engel oluşturan yüzde 20 barajıyla ilgili samimi bir sorgulama:
CHP'de uzun yıllardır devam eden en büyük sorun neydi?
Hizipçilik.
Partinin bütün enerjisini kendi içerisinde tüketen bir hastalık.
İşte bu hastalıktan çok çekildiği için tüzükte böyle bir değişikliğe gidilmiş.
Aslında dürüst olmak gerek.
Bu düzenleme sakıncalı olmasına rağmen, hizipçiliği büyük oranda önledi.
Hatırlatmakta yarar var.
Daha önce baraj yüzde 5'ti.
CHP en sık olağanüstü kurultay yapan parti konumundaydı.
Genel başkanlar, iktidara konsantre olmak yerine iç kavgalar ve kurultaylarla zaman kaybediyordu.
Tabii dışarıya yansıyan görüntü de pek hoş olmuyordu.
Bu noktada Baykal'ın bir sözünü hatırlatmakta yarar var:
"Kavgalı eve kız verilmez."
***
Şimdi gelelim başlıktaki soruya...
CHP'nin bugün sıkıntısı Genel Başkan mıdır? Baykal giderse CHP iktidara mı gelir?
Yine samimi olmak gerekiyor.
CHP'de Baykal kadar deneyimli, birikimli ve güçlü hitabet yeteneği bulunan kaç kişi var?
Ama sadece genel başkanla siyaset yapılan dönemler geride kaldı. İl, ilçe, belde teşkilatlarının da iyi çalışması gerekiyor.
Nasıl mı?
AK Parti örgütlerine, gençlik ve kadın kollarına baksınlar.