Şimdi aklımda kalanlarla bu yolculuktan size de sırlar açayım... Eti önce dinlendiriyorlarmış. * Nasıl dinlenir ki et? İnsan gibi. Soğuğunu ayarlayıp beklerim birkaç gün. * Sonra ne yaparsın? Tuzlarım ki kokmasın. Pastırmalık etler ipe takılır, kenarları düzeltilir işlem başlar. * Başlat o zaman. Tuzlamaya başlamadan önce, her parça pastırma etine kesikler yapılır. * Tuzlama bitince ne olacak? Hemen bir şey olmaz. Bunlar en az 1 gün 1 gece bekleyecek. * Bitti diyelim tuzlama faslı. Sabrın da bitti ağabey. Ya bizim yerimizde olsan nideceen?.. Sonra boool suyla yıkarız. İmalat yerlerimizin güneş alan kısımlarında askılıklara asarız. Burada birbirlerine değmeyeler. Sıcak havalarda 3 gün 6 gün arası, soğuk, karlı havalarda 1 hafta 10 gün bekler askıda. * Erciyes'in havası önemli mi? Tadı veren odur zaten. * Toplayın artık şunları... Yooo, güneş battıktan sonra toplanır ve sabaha kadar bekletilir. Sonra bunları ağırlıkların altına, pireslenmeye bırakırız. Etleri üst üste istif ederken bir sıra enine, bir sıra boyuna getiririz. Denkleme deriz buna. * Bitti mi ağır kısmı işin? Daha yeni başladık ağam. Sonrasında terli kurutma için açık havadaki güneş gören askılıklara asarız. Yine 1 gün 1 gece bekler orada zavallıcıklar. * Artık hiç bozulmaz mı? Bunu engellemek için çemen çekeriz üstüne. Çemen dediğimiz çemen otu tohumlarının unu, toz kırmızı biber, kıyılmış veya dövülmüş sarımsak ve su katılarak elde edilen hamur kıvamında bir karışım. * Tadı gelsin diye mi sırf? Hayır zamanla mikroplar bakteriler üremesin diye. Çemenleme sayesinde hem pastırma etleri kurumaz hem bozulmaz. * Böcek filan gelmiyor mu askılara? Çemeni delen, gelen böcek yok alemde. * Bitti mi? Bitmedi daha mangal yapıp yiyecez aşağıda (gülüşmeler)