Geçtiğimiz gün
Süleymaniye Camisi'nin vakıflar tarafından en büyük pay ayrılarak tadilat edildiğini yazmıştım. Birkaç
"işkilli" okurumdan mailler telefonlar geldi. "O kadar parayla kaç hastane kaç okul kurulurdu" diyorlar. İyi de
"Geçmişin mirasına sahip çıkmadan günü ve geleceği nasıl kurar koruruz?" diye bakmak da mümkün dostlarım.
NEDEN BÖYLE Haydi gelin az aşağıya yazdıklarımı okuyun. Bir başka okurumuzun lütfedip gönderdiği, o döneme, Süleymaniye'nin yapılış dönemine ilişkin bir öyküyü nakledeyim. Böylelikle Sinan'ımızın aslında
Leonardo da Vinci ile yarışacak dehasını da iyice anlayalım,
Kanuni'ye neden
'Muhteşem Süleyman' denildiğini de.