"Federasyon Fenerbahçe'yi şampiyon yapacak" dediler.. O federasyonla şampiyonluğa gidiyorlar.. "Hakemler Fener'i şampiyon yapacak" dediler. O hakemlerle şampiyonluğa gidiyorlar. "Beyaz sayfa açılmadı lig şaibeli" dediler O şaibeli ligde hedefe gidiyorlar.
Daha örnekler çok. Ligin en fazla penaltı atan ve hakemler tarafından en fazla kollanan takımı Galatasaray'ın başkanı, idarecileri, medyası topyekün MHK'ya yüklendiler. Ne zamana kadar? Fenerbahçe'yi yenip 3 puan öne geçene kadar. Şimdi arkadaşları ortalarda göremiyoruz. "Biz bu kadarını yaptık. Artık son iki maçı da size bıraktık" dediler ve sabırsızlıkla 11 Mayıs'ta şaibeli damgasını vurdukları ligin kupasını almayı bekliyorlar.
Yukarıda yazdıklarım ibret vesikalarıdır. Kendi kendilerine objektif damgasını vuranların, söz konusu tuttukları takım olunca ne hale düştüklerinin kanıtlarıdır. Bizler de bir gün olaylar değişebilir ümidiyle nafile bekliyoruz. Bu gidişle daha çok bekleriz gibi görünüyor.
Fenerbahçe şampiyonluğu kaybedecekse inanın Galatasaray yenilgisiyle kaybetmeyecektir. Akıl almaz hatalarla dolu olan B.Belediye, OFTAŞ, Ankaraspor, Bursaspor, Ankaragücü maçları nasıl unutulabilir ki? Ligin en kritik dönemlerinde bir Bursaspor maçı oynandı. Fenerbahçe 4 puan öndeydi. O maça 11 kişi değiştirilerek çıkıldı ve Kadıköy'de üç puan kaybedildi. İşte dönüm noktası orasıydı. Saha içinde de disiplinli olunmadığını Ankaraspor maçında yaşamadık mı? Oyuna yeni giren bir futbolcu, "Moralim bozuk" diyerek takım kaptanının ve penaltıcısının elinden topu alıyor, penaltıyı kaçırıyor ve 2 puan havaya uçuyor. Kimse de, "Morali bozuk adam hiç penaltı atar mı?" demiyor. Şimdi, "Her şey bitmiş gibi konuşuyorsun" diyebilirsiniz. Doğru ama ipler Fenerbahçe'nin elinde değil. Bu saatten sonra şampiyonluk gelecekse Sivas'ın Galatasaray'ı yenmesiyle gelecektir. Fenerbahçe kendi ipini kendi çekmiştir.