Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çök yönlü bir atama yaptı. CHP eski Milletvekili Damla Gürel'i, Cumhurbaşkanlığı Avrupa Birliği Danışmanı olarak atadı. Gül, "cumhur'un yani halkın" temsilcisidir. Hangi siyasi görüşte olursa olsun, devlet için görev yapacak olanları göreve getirme başarısı göstermektedir. Tarafsızlığa işaret etmektedir. İç siyasi dinamiklerin hassas olduğu, siyasi gerginliklerin arttığı bir dönemde CHP'li bir eski milletvekilinin Cumhurbaşkanı Danışmanı olması, takdir edilecek bir davranıştır. Gürel, centilmen bir tavırla CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'dan izin istemiştir. Baykal da kendisine başarılar dilemiştir. Siyasi partiler millet hizmeti için vardır. Gürel, dün CHP'de halka hizmet verdi. Bugün Cumhurbaşkanı Gül'ün yanında hizmete devam edecektir. Türkiye vatan cephelerinden buraya geldi. Türkiye "CHP'li kahvehane, demokrat kahvehane" dönemlerinden buraya geldi. Demokrasi tecrübesi ve terbiyesi sonuçlarını gösteriyor. AK Parti kuruculuğundan, Başbakanlık'tan gelen Gül, Çankaya'da tarafsızlığını gösteren tavırlar sergiliyor. Çekinmeden bir CHP eski milletvekiline görev teklif edebiliyor.
Akil adamlar Türkiye'de tansiyon yüksek. Bu tansiyonun düşürülmesi için Başbakan Tayyip Erdoğan'dan tavır bekleniyor. İlhan Selçuk serbest kalınca, Erdoğan'a "tansiyonu düşürme" arzusunu iletti. TÜSİAD Başkanı Arzuhan Yalçındağ da bu tavrı Erdoğan'dan istedi. Başbakan Erdoğan bir siyaset ustası olarak bunu yapabilir. Erdoğan, tansiyon düşürme çabası içine basının da girmesini istiyor. Yakında buna yönelik konuşmaları olacaktır. Önümüzdeki günlerde, akil adamlar dönemi tekrar görünecektir. İşte bu noktada, Gül'ün yaptığı atama akil adam davranışıdır. Cumhurbaşkanı Gül'ün Anayasa'dan kaynaklanan görevi, devlet organları arasında ahengi sağlamaktır. Gül TBMM Başkanı Köksal Toptan'la, sivil toplum kuruluşları ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, tansiyonu düşürmek için harekete geçiyor.
Sümer Oral 12 Eylül İhtilali sonrasında, Devlet Başkanı Kenan Evren, kapattığı Adalet Partisi'nden Sosyal Güvenlik Bakanı Sümer Oral'a çok önemli bir teklifte bulunmuştu. 12 Eylül hükümeti başbakanlığı ve daha sonra kurulacak bir partinin genel başkanlığı. Sümer Oral, Hamzakoy'a gönderilen eski Başbakan Süleymen Demirel'den izin istedi. Demirel, "Sen benim siyasi arkadaşımsın" diyerek izin vermedi. Sümer Oral, çok sevmesine rağmen Evren'le çalışamadı. Kenan Evren, Başbakanlık Müsteşarı rahmetli Turgut Özal'a Başbakan Yardımcılığı teklifinde bulundu. Özal da Demirel'le görüştü. İzin aldı. Demirel, "Sen benim müsteşarımsın, devlet görevinden kaçılmaz" demişti. Sümer Oral'a, "siyasi arkadaşı" olduğu için "izin" yok. Turgut Özal'a, "memur olduğu" için "izin" var. Yıllar sonra, Sümer Oral ANAVATAN Partisi'nden milletvekili oldu. Başbakan Turgut Özal, Sümer Oral'ı Maliye Bakanlığı'na getirdi. Başbakan Mesut Yılmaz da Maliye Bakanı yaptı.
Arı Hareketi Damla Gürel, 2002 yılında CHP'den milletvekili olmadan önce Arı Hareketi içinde yer alıyordu. Arı Grubu'nda, Genç Arı Direktörü olarak görev yapıyordu. Arı Hareketi, rahmetli Turgut Özal'ı destekleyen dinamik ve girişimci gençler tarafından organize edilmişti. Başında duayen gazeteci Tuna Köprülü'nün oğlu Kemal Köprülü vardı. Siyaset ve müteşebbislik özelliklerini bu hareket temsil ediyordu. Genç siyasetçileri yetiştirme ve ortaya çıkartma başarısı gösterdi. Avrupa Birliği projesine inanmış gençler, çeşitli partilerde parladı. Damla Gürel de Arı Hareketi içinden CHP'ye uzandı. Cumhurbaşkanı Gül, "Genç Arı Direktörü"nü göreve getirdi. Gençlere "Yollar açık" mesajı verdi.