Kabuk kırılırken
Semt olarak ilk nerede başladı kanser yayılması şöyle bir inceledim. Örneğin, merhum Çelik Gülersoy'un konuyu anlatımı daha farklı. O diyor ki: "Türkiye kabuğunu kırmaya başladı, dış ilişkiler gelişti. Amerika ile ilişkiler ilerledikçe, çeşitli yardımlar gelmeye başladı. Birtakım sandıklar da gelmişti. Şimdiki turuncu deprem sandığı gibi; o boyda bir sandık.
Tuğlaördü Bundan bir tane getirildi, Yıldız'ın dış kısmına çayırlık alana kuruldu. Üstünde de tokalaşan iki elin resmi vardı. Bir adam o kutunun içinden tuğla ördü, uyduruk bir şey yaptı. Sonra kutuyu kaldırdı, ortaya bir şey çıktı ama halk ona ne diyeceğini bilemedi. Eve benzemiyordu ki. Herkes birbirine orada bir şeyler yapılıyor gidin görün diyordu. Ev dediğimiz kavramın dışına çıkılmıştı. Kulübe bile değildi . İşte benim bildiğim ilk budur."
Haliçüstü Gecekondulardan oluşan ilk mahallenin de Taşlıtarla (Gaziosmanpaşa) olduğunu söylüyor Gülersoy. Diyor ki; "Fahrettin Kerim Gökay zamanında Bulgaristan'dan göçmenler geldiğinde, o üretici insanları tüketici yaptılar. Götürdüler, Taşlıtarla denilen yere yerleştirdiler. Haliç'in üzerinde, bugünkü Gaziosmanpaşa semtinin ilk nüvesi...
Çalmaçırpmatarihi O kadar da alelacele binalar yaptılar ki, bir tekme vuruyordunuz bahçe duvarı yıkılıyordu. Çünkü müteahhit çimentoya toprak katıyordu. İstanbul'un ilk gecekondu mahallesi de Taşlıtarla'da kurulan mahalledir."