Tanrı zar atmaz! *
Zeytinburnu'ndaki patlamanın ardından geriye kalan sadece enkaz değil... Kırık, umutlarını yitirmiş, yarım ve ortada kalmış hayatlar"... Ölen öldü kalan sağlar bizimdir" deyip bunu da unutalım mı, yoksa... Yoksa belediye gibi vatandaşı suçlayalım mı? Hatırlarsanız patlamanın ardından belediye başkanı şöyle bir açıklama yapmıştı: "Vatandaş da ihbar etseydi." Bazıları için hayat ne kadar da kolay. Özellikle her ay milyonlarca YTL maaş alan belediye başkanı için- ... Nasılsa ateş düştüğü yeri yakıyor, nasılsa ölen kendi ailesinden biri değil, nasılsa onun çocukları, kardeşi, anası-babası ortada kalmadı... Ama başkan suçluyu buldu! İşi sadece çoluğuna çocuğuna üç kuruş ekmek parası götürmek için sigortasız ve can güvenliği olmadan çalışmayı göze alanlar ve onlara bir şekilde "bu kadar bile olsa" ekmek parası sağlayanlar...
Tarih tekerrür edecek Peki şimdi ne olacak? Enkazın altında kalan hayatlar silip süpürülecek. Belki birkaç yıla kadar patlayan binalar yenilenecek, başta bir-iki denetim yapılacak ve sonrası... Yine aynı, belki de tarih tekerrür edecek... 21 ölü ve 117 yarım kalmış hayat, patlamanın olduğu günkü gazete sayfalarında kalacak. Ölenler için "Ecelmiş" deyip geçiştireceğiz, ailelerine başsağlığı dileyeceğiz. Hikayelerini gazete ve televizyonlarda ballandıra ballandıra anlatacağız. Gündemimiz değişecek ölenleri unutacağız, yaralananlarsa "Allah'a emanet" deyip kaldığımız yerden devam edeceğiz. Oysa Tanrı zar atmaz! Ama uyarır... Metal sektörü saatli bomba... Her gün sabah sıcak ekmeğini masamıza koyduğumuz 5 bin fırından 2 bini kaçak... Özellikle Zeytinburnu, Bayrampaşa, Sultanbeyli, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Bahçelievler, Yenibosna, Merter, Güneşli, Küçükköy gibi semtlerde neredeyse her evin altında sağlıksız koşullarda çalışan küçük işletmeler var. Düşük maaşla çalıştırılan işçilerin günlük mesaisi 12-14 saat... Ve en önemlisi bu bölgelerde farklı "sektör"lerde çalışan insanların yüzde 60'ı sigortasız ve can güvenliği yok! Patlamanın olduğu bölgede çalışan işçiler "yakalanmasınlar" diye yerin 3 kat altında çalıştırılıyor. Konfeksiyon atölyelerinde çoğu çocuk ve kadın olmak üzere yaklaşık 700 bin kaçak işçi var. Daha ne olsun! Ya bu gidişe bir önlem alın ya da bir daha aynı "manzara"yla karşılaşmamak için kurban adayın! (*) Albert Einstein