Kurban Bayramı'na sayılı günler kaldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi harıl harıl çalışıyor. Çarşı, pazar şenlendi. İçimiz kıpır kıpır, o eski bayramlar gözlerimizin önünden film şeridi gibi geçiyor. Hep birlikte geçmişe gidelim mi ne dersiniz?.
Mübarek Kurban Bayramı yaklaşıyor. Kurbanlar kesilecek sevap niyetiyle etler dağıtılacak herkese. Bu bayramda da yürekler bir olacak, gönüller kilitlenecek. Peki, eski bayramları özleyenleriniz var mı? O halde işe önce geleneklerimizi hatırlayarak başlayalım. Kurban Bayramı için arife gününden itibaren hazırlıklar tamamlanır. Bayram namazından sonra kurban kesilir. Genellikle birkaç ailenin bir araya gelmesiyle büyük baş bir hayvan kesilir. Kurban bayramının ilk günü etle uğraşıldığı için aile büyüklerinin ziyaretine gidilmez. Kurban eti üçe bölünerek 1/3'ü aileye, geri kalanı fakirlere dağıtılmaktadır. Kesilen kurbanların ahirette kişiyi sırat köprüsünden geçirip, cennete götüreceğine inanılır. Bayramda gelen çocuklara kolonya, şeker, para verilir. Eve gelen misafirlere pişirilen kurban etinden mutlaka ikram edilir. Ziyaretlerde yemeğin yanı sıra hazırlanan hamur tatlıları ve çikolata da sunulur. Kurban kesen kişiye "Allah kabul etsin" denilir. Maddi durumu iyi olan nişanlı erkekler, kız evine koç ve 'bayramlık' hediyeler götürür. Arife veya birinci gün kabir ziyareti yapılıp, kaybettiklerimize duâlar edilir.
ALLAH'A GİDEN YOL Büyük bir huşu içinde geçen Kurban Bayramları bazı şehirlerimizde farklı şekillerde kutlandığı kulaktan kulağa günümüze kadar gelmiştir. Mesela Dicle Nehri, Diyarbakırlılar için kutsal sayılır ve "Allah'a giden yol" olduğuna inanılır. Bu inançtaki Diyarbakırlı kadın ve genç kızlar her yıl Kurban Bayramı birinci gününün akşamı Dicle Köprüsü üzerinde toplanır. Daha önceden hazırladıkları yazılı dilekçelerini dualar okuyarak nehre atarlar. Böylece dileklerinin kabul olacağına inanırlar. Urfa'da ise yöre insanı, Kurban Bayramını kapsayan günler içinde yedi inek memesi yedirilirse konuşmayan ya da geç konuşan çocukların dilinin çözüleceğine inanır.
KOÇ VE BİLEZİK Bazı yörelerimizde Kurban Bayramı evlilik çağındaki gençler için çok farklı bir anlam taşır. Özellikle genç erkekler, evleneceği kıza boynuzlarında bilezik takılı koç ve bir tepsi baklava göndererek evlilik teklifinde bulunur. Antalya'da kurban bir 'ziyafetler bayramı' olarak algınır. Masalar da gönüllerde şenlenir. Trakya bölgesinde ise kurbanda hediye yağmuru yaşanır. Gaziantep, Urfa ve Antakya'da bayramda tam bir şölen havası yaşanır. Sabah kahvaltılar dahi et çeşitleriyle yapılır.