Meme kanserinin tedavisinde mutlaka uzman doktorların yardımı gerekiyor Ayrıca bu dönemde hastanın ve yakınlarının psikolojik desteğe de ihtiyacı var.
Mamografi, memenin röntgen filminin çekilerek kanserin erken dönemde saptanmasına yardımcı olan bir yöntemdir. Bu yöntem ile toplumda belirli bir yaşın üstündeki tüm kadınların meme filmi çekilerek, meme kanseri erken safhada yakalanmaya çalışılır. Bu şekilde toplumda meme kanseri taramasının yapılabildiği mamografiye, tarama mamografisi adı verilir. Tarama mamografisi, dünyada en yaygın kullanılan meme kanseri erken tanı yöntemidir. Amerikan Kanser Enstitüsü, 40 yaş üzerindeki her kadının yılda 1 defa mamografi çektirmesini ve uzman bir hekim tarafından muayene edilmesini önermektedir. Türkiye'de gelişmiş teknolojik donanımlı mamografi merkezlerinin sayısı sınırlıdır. Bu aygıtların kalibrasyonu düzenli olarak yapılmamaktadır. Filmi çeken teknisyenlerin eğitim düzeyleri yeterli değildir. Bu filmi okuyup değerlendiren bir radyoloji uzmanın deneyimli olabilmesi için yılda en az 8 bin mamografi filmini değerlendiriyor olması gereklidir. Türkiye'de tüm bu özellikleri taşıyan tanı merkezi sayısı oldukça azdır.
TEDAVİ AŞAMASINDA KİMLER OLMALI? Hastanın ilk ameliyatını yapan cerrah, ilaç tedavisini uygulayan onkolog, ışın tedavisini uygulayan radyasyon onkoloğu, tanı konulmasında kilit rol alan patolog ve plastik cerrah, mutlaka bir ekip çalışması içinde birlikte hastayı ele almalı ve hastanın tedavisini birlikte planlamalıdır. Bu hekimler meme kanseri konusunda yeterince bilgili ve uzmanlaşmış olmalıdır. Alınan memenin yerine, rekonstrüksiyon yapılarak hastaların bedensel kayıplarının en aza indirilmesi, çağdaş meme kanseri tedavisinin ayrılmaz parçasıdır. Bu nedenle plastik ve rekonstrüktif cerrahi, bu ekip içinde yerini almalıdır. Meme kanseri sadece hastayı değil, çevresindeki insanları da psikolojik olarak önemli ölçüde etkileyen sosyal bir sorundur. Böyle bir ekip içinde psikolojik desteği sağlayan psikoloğun da bulunması mutlaka gereklidir. Hastaların hemen hemen tümü büyük bir bilgi açlığı içindedir. Özellikle beslenme konusunda kendileri yeterince bilgilendirilmemektedir. Ekip içinde bulunan bir diyet ve beslenme uzmanı, bu açığı kapatacaktır. Bu ekiplerin birlikte çalıştığı meme poliklinikleri, gelişmiş ülkelerin çoğunda vardır. Yapılan bilimsel araştırmalar, meme kanseri hastalarının bu konuda uzmanlaşmış kliniklerde tedavi görmeleri ile çok daha başarılı sonuçların alındığını göstermiştir.