'İleride ilk çalımımı Hakan Şükür'e atacağım'
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde (MÜİF) açılan 'Engelliler' fotoğraf sergisi ziyaretçileri büyülüyor. Görünce ben de çok etkilendim! Siyah beyaz olarak çekilmiş büyüleyici ve etkileyici fotoğraflar Türkiye'de engelli olmanın ne demek olduğunu anlatıyor. Üniversitenin dergisi 'Mihaber', resime konu olanların hayat hikayelerini de güzelce işlemiş. Bir çırpıda okudum... Her okuduğum satır, bana koltuk değnekleri üzerinde geçen çocukluğumu hatırlattı. MÜİF'in bu güzel çalışmasından sizler için bir kaç kare seçtim; beğenecek misiniz bakalım... Ömer ve Ceylan... Onlar iki kardeş. İkisi de bedensel engelli. Beş yıl önce gelmişler. Onlar için İstanbul, "yürümekle" aynı anlama gelmiş hep. Doktora gidebilmek, yürümek, iyileşebilmek, okumak, çalışmak onlar için bir hâyâl gibi gözükmüyormuş, taşı toprağı "altın" olan bu şehirde. Ceylan 15 yaşında. Yürüyebilmek için birkaç kez ameliyat olmasına rağmen yürüyemiyor. Kardeşi Ömer de ameliyat olmuş. Doktarlarına göre en az 5 ameliyat daha gerekiyormuş. Derslerinde çok başarılı. Ayrıca fanatik bir Galatasaray'lı Ömer. Fener'li olmaya ise hiç niyeti yok. Zaman zaman futbolcu olmak da geçiyor aklından minik Ömer'in. Ama önce yürümesi, hatta koşması lazım. "İşte o zaman ilk çalımı Hakan Şükür'e atacağım" diyor gülerek.