Eve dönüş TÜRK erkeklerine naçizane bir tavsiyem olacak. "Sakınolaki,karınızıterketmeyiniz!" Yatıp kalkıp dua edin de Allah şaşırtmasın sizi. Diyelim ki, şaştınız! Hatta; yeni doğmuş çocuğunuzu da karınızın kucağına verip evden sıvıştınız ! E, ya sonrası? Sonrası yaş işte. Geçen cumartesi günü gazetelere şöyle bir göz atıyordum. TamerKaradağlı demiş ki: "Kızımın annesi Arzu olduğu için çok şanslıyım. Tek suçlu benim, Arzu'nun suçu yok. Şimdi yeniden birlikte olup olmayacağımız konuşuluyor, bunu zaman gösterecek." Bu açıklamanın üzerine ArzuBalkan da demiş ki: "Tamer'i her zaman çok sevdim ve hâlâ da seviyorum. Hayat bize sürpriz yapabilir, tekrar evliliğimiz neden olmasın?" Bu evliliğin arasına "karakedi!" gibi giren DenizUğur da demiş ki: "Tamer'leayrılmadık." Açıklamalar bu kadar mı? Değil. TunaKiremitçi'nin eski eşi, aynı zamanda yeni eşi olan YaseminKiremitçi'ye kulak verelim. Bakın o da ne demiş? "Kuvvetli kadını oynamak zordu. Artık ikimiz de bulutların üstünde değiliz. O benimdeğerimi daha iyi anladı, ben de onu affedecek gücü buldum." Yani? Bu işin " yanisimanisi" yok işte sevgili okuyucularım. Bu insanlar bizim zekamızladalga geçiyor. Bunların hepsi ayrı telden çalıyor. Adamlar, eski karılarına göz kırpıyor. Kadınlar, eski kocalarına göz kırpıyor. Aradaki " karakediler!" de boş yere umut besliyor. Vallahi biz bu işten bir şey anladık mı? Sizi bilmem; ama ben anlamadım. Anlamadığım için de sormam gereken bir soru var ki, o da şu: "Şayet Arzu ya da Yasemin Hanım'ın hayatlarına boşandıktan sonra bir erkek girip çıksaydı, eskikocaları bu kadınlara tekrar geri döner miydi?" Ya da sorumu şöyle mi sormalıydım? "Bu kadınlar, eskikocalarının kendilerine geri döneceklerini bildikleri için mi başka erkeklerle birlikte olmadılar?" Peki öyleyse gerçek ne? Gerçek yok. Boşanmanındasuyunuçıkardılar!