ANAP 1995 Seçimlerinde Terranova ile çalışır. Ancak kampanya döneminin ikinci yarısında yayınlanan negatif ilanlar için Penajans, 'Bu ülke hepimizin' sloganlı ilanlar için Manajans devreye girer. "Taahhüt ediyorum" başlığı altında kullanılan ilanların tamamı renkli ve tam sayfadır. Tamamında Mesut Yılmaz'ın sağ elini kaldırmış fotoğrafı kullanılmıştır. Mesut Yılmaz bu ilanlarda "Ben sizi hiç aldatmadım. Taahhütlerimi 4 yıl içinde gerçekleştiremediğim takdirde bir dahaki seçimde karşınıza gelmemeyi taahhüt ediyorum." der... "Taahhüt ediyorum: Yolsuzluğun, hırsızlığın dokunulmazlığı olmayacak!" başlıklı ilanda Mesut Yılmaz, yolsuzluk konularında zaman aşımının kaldırılacağını, siyasi kayırmaların ve rüşvetin önleneceğini, devletin tüm işlemlerinin şeffaf olacağını taahhüt ederek "Türkiye'nin sorunlarını da... Çözümlerini de biliyoruz. Planımız, programımız, deneyimli kadrolarımız hazır. Bu işi biz çözeriz" der. "Taahhüt ediyorum: Para pul olmaktan çıkacak!" başlıklı ilanda ise bütçe disiplinin sağlanacağı, Hazine'nin Merkez Bankası'ndan borçlanmasına son verileceği, Türk Lirası'nın değerinin piyasa tarafından belirlenebileceği mekanizmanın kurulacağı ve Türk Lirası'nın kaçılan değil aranan para olacağı anlatılır. Manajans tarafından hazırlanan "Sabır taşı çatlamadan...", "Artık uykularınız kaçmasın!", "Parti davası değil... Ülke davası.", "Gönlünüzü ferah tutun... Türkiye kazanacak!" başlıklı ilanların sloganı "Bu ülke hepimizin" şeklindedir. ANAP kampanyanın başlangıcından sonuna kadar eşzamanlı olarak Tansu Çiller'e karşı agresif bir kampanyayı da gazetelerde yayınlar. Tamamı negatif hazırlanan bu seri Penajans tarafından hazırlanmıştır. Çiller Ailesinin Amerika'daki malvarlığı nedeniyle eleştirildiği bu dönemde, seçimden sonra Çiller'in Amerika'ya kaçacağı imajı yaratılmak istenir. "Tercih sizin", "Kiminle nereye"; "İleri Türkiye mi?", "Çiller ve kabinesi" ve "Çiller'in karnesi" başlıklı ilanlar, Mesut Yılmaz'ın en yakın rakibi Tansu Çiller'i yıpratmaya yönelik ilanlarıdır. Bu seride kullanılar "I am coming Bill" ifadesi DYP kampanyasındaki "Yılmaz v.s.(versus) Yılmaz" ifadesiyle birlikte siyasal reklamcılık tarihimizin ilk yabancı dilde örnekleridir.