Şehit anası! Kahpe ölüm! Buzdan bile soğuk. Ateşten bile sıcak. Fakirin can yoldaşı, hayat arkadaşı! Zengin adamın da düşmanı. Ölüm, adından belli işte. Onursuzvekahpe! Ölüm, namussuzinsanlar gibidir. Yüz bulacağını bildiği yere gidip yıkılır. Yıkıldığı yerde ağıtlar yaktırır o garibim fakiranalara. O fakir analardır, vatan uğruna şehit verenler. Çocukların çoraplarınayama yaparlar; açkarınlarını da patatesle doyururlar. Fakirlikle büyütürler. Gün gelir askere yolcu ederler. Kendisi gibi çorapları yamalı arkadaşları, otobüs terminalinde gencecik fidanı havaya atıp tutar. Hep bir ağızdan haykırırlar: "Enbüyükaskerbizimasker!" Ana, o anda oğluyla göz göze gelir. Fidan gibi oğluyla gurur duyar. "Yetimifakirliklebüyüttüm,askereyledim" der, Allah'ına şükreder. O sırada otobüsün muavini peronda bağırır: "Yolculardankimsekalmasın!" Oğlan, anasının yanına gelir. Elini öper. Anasının üstüne sinmiş fakirliğin kokusunu içine çeker. "Canımanam" der. "Hakkınıhelalet. Askerlikocağıbu.Gitmekvar,belkidedönmekyok!" Ama, ana yüreği bu. Biricik oğluna ölümü nasıl yakıştırabilir ki? "De git hayırlısıyla oğlum. O ne biçim bir söz? Allah yazmışsa bozsun" der. Oğlan tekrar anasının beline sarılır. İkisi de bilmez son kez kucaklaştıklarını. Ana, o geceden sonra rahat uyuyamaz. Oğlanın söyledikleri gelip aklına takılır: "Anahakkınıhelalet.Gitmekvar,belkidedönmekyok!" O günden sonra, o da oğluyla birlikte askerlik yapmaya başlar. Birliktegünsayar.Şafakkaçolmuşturbilinmezama,karahaberiergeçalır. Televizyonda"Osman"ınınisminiduyar. "ErOsman,hainbirpusudaşehitdüşmüştür." Ananın yüreğine o anda kıvılcım düşer. Ot gibi yanar. Kavrulur. Giderken beline sarıldığı oğlunun bu sefer bayrağasarılmıştabutuna sarılır. Bakın, şehit anaları hep tek tip giyinir! Başındabaşörtüsü,üstündeisebasmabireteği. Tabutun önüne konulan çerçeveli fotoğraftan son kez bakar anasına, o kara gözlü şehit oğlan. O bakışlar ki, son kurşunu da ananın yüreğine sıkar. "Anahakkınıhelalet!" Ana haykırmaktadır: "BenimOsmanımölmedi!Benonunefakirliklerlebüyüttüm!" O sırada tabutun önünde saf tutmuş devleterki, kulağını kapatır. Ananın feryadını duymazdan gelir. Çünkü onlar evlatacısının ne olduğunu bilmez. Çünkü çoğunun evlatları, doğru dürüst askerlik yapmaz bile. FakirbedeninimusallataşınakoyanOsman,yangelipyatanOsman'lardandeğildir. O yan gelip yatan Osman'ların babasını; ancak beşsene de bir ağlarken görürsünüz. Daha bu hafta televizyonda gördüm onları. Tekrar milletvekili olamayacaklarmış. Bu yüzden olsa gerek, oturup hallerine ağlıyorlardı. Kimi de her zamanki gibi gülüyordu. Tekrar milletvekili olacağı için. İmam,cenazeninbaşındacemaatesorar:"Buyiğidehakkınızıhelalediyormusunuz?" Bütün şehitlerimize hakkımız helal olsun; ama bu ülkeyi yönetenlere helaletmiyorumbearkadaş! Bizi kötü yönetenlere "haramolsun,haramolsun,haramolsun!"