Nokta'ya baskın
Okuyucularımızdan biri aşağıdaki iletiyi geçmiş: Sayın yazar, Nokta dergisine yapılan kanun ve hukuk dışı baskını kınıyorum. Bu, basın namusuna yapılmış bir saldırı. Bugün Nokta'ya, belki yarın size. Buna karşı çıktığınızı köşenizde göstermeniz lazım. Selamlar, Yavuz...
***
Sevgili Yavuz Bey... İsteğinizi sevgi ve saygıyla karşılarım, gereğini de yaparım.
***
Nokta dergisinde çalışan meslektaşlarımız, yani bizzat baskına uğramış arkadaşlarımız, bizim bu tür baskılara nasıl baktığımızı bilirler. Fakat bilmeyenler için de söylemeliyiz. Polisin, elinde mahkeme kararıyla da olsa, bir basın kuruluşunu bu şekilde basması, hiçbir hukuk devletinde olamaz. Niçin olamaz anlatayım: 1- Demokratik hukuk teamüllerinde, bir mahkeme, yayımlanmış olan haberin istinat ettiği belgeyi isteyebilir. Kararı çıkartır. Dergiye tebliğ eder. O basın kuruluşunun mahkeme kararından kaçınması mümkün değildir. Elinde bir belge varsa, götürür mahkemeye teslim eder. Bunu yapmazsa, belgesiz yayın yaptığı gerekçesiyle haklarında yasal işlem başlatılır. Fakat hiçbir biçimde dergi basılıp da polis marifetiyle aranamaz. 2- Bu tür baskınlar, sonuçta medya ve basın kuruluşları üzerinde psikolojik baskı oluşturur. Bir haber dergisinin, bir şekilde eline geçmiş bir belgeyi yayımlamasından daha doğal bir davranış ve refleks olamaz. Eğer belge, kendilerine dezenformasyon yahut başka amaçlarla iletilmiş ve üretilmiş bir belge ise bunun sonuçlarına katlanırlar. Hiçbir şart altında polis baskınının mantığı yoktur. Aksi halde Nokta dergisinin dolaplarında, C-4 patlayıcıları, roketatarlar veya makineli tüfekler bulunması icap ederdi!.. Bulunmadığına göre.... Ama galiba biraz geç kaldık. Nokta kendi kendisini kapattı.