Kayıtdışında bankaların rolü var
Kayıtdışı ekonominin önlenmesinde en önemli unsur ödemelerin bankalar aracılığı ile yapılmasıdır. Kayıtdışı ekonomi önlenirse bütün işlem ve gelirler vergilenebilir ve vergi gelirleri yükselir. Vergi gelirleri yükselince de vergi oranları düşer. O noktada önce hangi vergi oranlarının düşürüleceği tartışılır. İşin sıkıntılı tarafı maliyeden veya vergi sisteminden en çok yakınanların kayıtdışı çalışanlar olması. Önceki akşam ilginç bir sohbete tanık oldum. Yap-sat şeklinde inşaat yapan bir kişi işlerini nakit ödeme ile kayıtdışı yaptırıyormuş. Maliye'nin bu kayıtdışı ödemelerini maliyet olarak kabul etmediğinden yakınıyordu. Kendisi de dairelerin satış bedellerini bu nedenle 'mecburen' düşük gösteriyormuş. "Pes" dedim. Hem kayıtdışı iş yaptır hem de bu ödemeleri Maliye'nin onaylamasını iste.
Havale masrafından kaçış Ödemelerin banka sisteminden geçmesinin önemi net olarak görülüyordu. Kayıtdışı ekonominin önlenmesinde ödemelerin banka sistemi içinde yapılmasının önemi, para hareketlerinin denetlenebilmesinden kaynaklanır. Maliye Bakanlığı ticari iş yapanlarla serbest meslek erbabının mesleki tahsilat ve ödemeleri için böyle bir zorunluluk getirdi. Onun dışındaki kişilerin binlerce lirayı, özellikle taşınmaz alımlarında yüzbinlerce lirayı nakit taşıdıklarını, ödediklerini, tahsil ettiklerini görüyoruz. Nedenini sorunca bankaların aldıkları havale ücretlerinin astronomik tutarlar olduğunu öğreniyoruz. Peki, bankalar böyle yapmakla hem kendi işlemlerinin azalmasına, hem ekonominin kayıtdışı kalmasına, buna bağlı olarak da ülkenin zarar görmesine neden olmuyorlar mı? İnsanlar masrafları dikkate almak zorundalar. Hele gelirleri düşükse banka masrafları daha ağır geliyor. İnsanlar bankadan değil, havale masrafından kaçıyor.