Gelmeyin kardeşim
Son dört yıldır taraftar profilinin değiştiğini savunuyorum. AliSamiYen'de ve İnönü'de bitmek bilmeyen küfür paranoyasının altında Fenerbahçeliler'in kulüplerine bağlılığının kıskançlığının yattığını bilmeyen yok. Ama Alkmaar maçında üzülerek gördüm ki fena halde yanılmışım. 20-30 yıl öncesine geri dönüldüğüne şahit olmaktan dolayı çok üzüldüğümü ifade etmeliyim. Demek ki her şey yalanmış. Dört yıldır Fenerbahçe futbolumuza damgasını vuruyor. İki şampiyonluk yaşanırken üçüncüsü son saniyede kaçırılmış. Bu sene de dört puan önde olan takım, Avrupa'da da Türkiye'yi tek başına temsil etmeye çalışıyor. Bu mücadeledeki tek destekçisi taraftarı. Federasyon, başkanı ve tüm kurullarıyla zaten yanında değil. Fenerli demiyorum, zaten böyle bir şey yok. Fenerbahçe'yi takip eden medya, her fırsatta ve her sene kim olursa olsun farketmez teknik adam ve futbolcuları yerle bir etmek için fırsat kolluyor. Peki bütün bu dış güçlerin karşısında kim ayakta duracak? Elbette camia ve taraftar. Ama bu yapılıyor mu? Ben yapılıyor zannediyordum ama öyle değilmiş.
***
Halbuki takım kazandığı zaman şarkılar türküler söylemek, eğlenmek ne kadar güzel değil mi? Hele şampiyon olunduğunda, sokaklara çıkıp tur atmak, Bağdat Caddesi'ni karnaval yerine çevirmek, ne kadar eğlenceli. Peki gidişat kötü olduğunda ne yapılacak? Fenerbahçe'ye kim sahip çıkacak? Gelmeyin arkadaşlar. "Bir konbinem var" diye, "Bir bilet aldım" diye, istediğin hakareti etme hakkını sana kim veriyor? Fenerbahçe'ye zarar vereceksen, sadece kendi egonu tatmin etmek için stada geleceksen gelme. Skor 3-1 iken yuhaladığın futbolcuları, 3-3 olduktan sonra alkışlama yüzsüzlüğünü yüzsüzlüğünü gösterme. Fenerbahçe'yi o gidilmez denilen deplasmanlara kahırlar çekerek giden, yaz kış demeden boş tribünlerde bile canıyla kanıyla destekleyen, sadece Fenerbahçe aşkıyla yanan o güzel ve gerçek taraftarların arasına karışma, onları provake etme. Sadece Galatasaray, Beşiktaş veya önemli Avrupa Kupası maçlarına bir şekilde (O da parayla değil torpille) gelip Fenerbahçelilik taslama.
***
Unutma, tuttuğunu zannettiğin takım şu anda 4 puan önde ve lider. Haftaya Hollanda'da ölüsüyle (6 eksik) üç gol attığı Alkmaar'ı eleyip Kadıköy'e dönecek güçte. Yalnız sen sen ol, ne şampiyonlukta stada gel, ne de Hollanda'dan zaferle dönecek takımı havaalanında karşılamaya. Ya gerçek taraftar ol, ya da gölge etme yeter. Fenerbahçe'nin ve Fenerbahçeliler'in senin gibi Sarı-Lacivert'i yuhalayacak, ıslıklayacak insana ihtiyacı yok. Git kendi mastrbasyonunu kendi evinde yap. Bak okuyor musun gazeteleri, dinliyor musun televizyonları? Nasıl mutlular. Gevrek gevrek gülüyorlar. Yazılarından artık kan değil, bal damlıyor. "Biz dememişmiydik" diyorlar. "Taraftar da bizim yanımıza geldi, onlar da yuhalıyorlar" diyorlar. Aferin size aferin. Böyle devam edin. Sizi şampiyonluğa götüren Alex'i de, futbolcuları da, teknik adamları da, yöneticileri de atın bu kurtlar sofrasına. O kurtlar bir güzel tıkınırken arta kalan kemikleri size atsınlar diye masanın etrafında bekleşin. Fener'in Fener'den başka dostu yok diye boşuna söylememişler. Sizler Fenerbahçeli değilsiniz ve lütfen artık maçlara gelmeyin. 50 bin kişilik palavra kalabalık olacağına, 10 bin kişilik delikanlı, yürekli, mert gerçek Fenerbahçeliler olsun. O sahada oynayan delikanlılara yeter de artar bile. İyi günde kötü günde takımı destekleyenleri rahat bırakın, aralara nifak sokmayın. Bırakın Fenerbahçe mücadelesini, düşman bildiklerine karşı yapsın. Bir de sizlerle uğraşmasın.