Dört köşe ekran, bir dünya hayat
Salı gecesi CanDündar'ın "Neden?"i, televizyon haberciliğini masaya yatırdı. "RTÜK,TVkanallarınınedenuyardı?" sorusundan yola çıkan YılmazÖzdil,MehmetAliBirand,RehaMuhtar gibi katılımcılar, programın sonunda eğitim sorununa takıldı her zamanki gibi... Ancak daha öncesinde çizilen çerçeve, mesele televizyon olduğunda fikir birliğine varmanın, ne denli zor olduğunu anlatıyordu aslında... Magazin, ama nasıl magazin? Şiddet, ama sınırı ne? Haber, ama tanımı nerede bitiyor? Elbette ki reyting oranlarının kime ve neye göre belirlendiği de tartışılan başlıklardan biriydi. Eminim bu soruları sizler de soruyorsunuz kendinize ve her biri için belli bir cevabınız var. Ancak asıl handikap şu; televizyon fütursuzca evlerimize giren bir iletişim aracı olsa da dört köşeli ekranın içinde dönen dünya, gerçek hayatın yansıması sadece. Dolayısıyla günlük hayatımızda toplumsal sorumluluklar, hukuk ve vicdanımız ne kadar önemli bir rol oynuyorsa, televizyon için de aynı kıstaslar geçerli. Haber programcıları, dizi yapımcıları, kanalların yayın yönetmenleri, kısacası o yemekte tuzu bulunan herkes, bu kıstasları önüne koyup ondan sonra harekete geçmeli. O zaman ne RTÜK, ne de reyting gibi keskin kılıçlara gerek duyulur.