Kültür Başkenti İstanbul
Afişler görüyoruz: "2010yılındaİstanbulKültürBaşkenti" anonsları gözümüze çarpıyor. Öte yandan, devlet, tiyatrolara verdiği maddi desteği çekti; yeni bir kanunla bu kaybın telâfi edileceği haberleri kulağımıza geliyor. Ülkemiz açısından, özel tiyatrolar büyük zenginlik. Acaba onları ayakta tutmak için bir gayretimiz oluyor mu? Mesela, her okulda tiyatro kolları var mı? Çocuklar küçük yaştan itibaren tiyatro seyretmeleri için teşvik ediliyorlar mı? Bir Kültür Başkenti'nde, halk da eğitilmeli. Hemdevlet,hemdehalksahipçıkmalısanatçılara. Tiyatrocuların en fazla yakındıkları konulardan biri, ağır vergiler. Neden tiyatro biletleri üzerinden yüzde 8 oranında para kesiliyor? Bu yüzde 1'e düşürülemez mi? Veyahut sanatçılara ödenen ücretlerden hiç vergi alınmasa, devlet belki büyük bir kazanç kaybetmez ama, maliyetler çok hafifler. Keşke, Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, canlarını dişlerine takarak tiyatroyu ayakta tutmaya çalışan sanatçılarla biraraya gelse, sorunlarını dinlese. Geçenlerde, EmreKınay ve ArifAkkaya'nın birlikte oynadıkları "KaraSohbet"e gittim; bir önceki senenin oyunu. Çok güzel bir eser ve Emre Kınay harikalar yaratıyor. Gelin görün ki, oyun, Atatürk Fen Lisesi'nin salonunda sergileniyor. Pek iyi bir mekân değil. Cumartesi günü de, gene geçen yıl seyretme fırsatını bulamadığım CihanÜnal ve BernaLaçin'in birlikte oynadıkları "DönmeDolap"ı gördüm. Sahneye koyan GencayGürün. Bu eser, geçtiğimiz yıl ünlü Fransız aktörlerden Alain Delon tarafından oynanmış; ama her ikisini de seyredenler, bizimkinin daha başarılı olduğunu söylüyorlar. Tiyatro bittikten sonra, Cihan Ünal ile ayaküstü sohbet ettik. Cihan Ünal, devlet tiyatrosundayken birçok klasik eserde rol almıştı. Çok eskiden,KralLear,DamdakiKemancı,DonKişot gibi klasik eserlere gitmiştim. Şimdiilgimiyok,yoksamaddiimkânmıbilemiyorum... Büyük projelerin sahneye konulması için, özel tiyatrolara devletin destek olması gerekmez mi? Meselâ, Cihan Ünal'ın hayali, "Çiçekçikız"da (My Fair Lady'de) oynamak. Gencay Gürün yıllar önce "Evita" müzikalini sahneye koymuştu. Hepimizin yüz akı olan bir başarı elde edilmişti. İstanbul 2010 yılında Kültür Başkenti ilân edildi ama, 1520 yıl önce sahnelenen Evita'ya denk bir eserin oynanabilmesi bugün hayal gibi görünüyor. Üstelik, müzikallerin seyircisi de hazır. Ama, büyük prodüksiyonlar olduğu için, maliyet yüksek. Özel tiyatrolar tek başına bunun altından kalkamıyor.