K u t u B l o g
Rastgele... Yazıya başlamak balık tutmak gibi. İstediğin kadar tasarla, şu kadar yazarım, şöyle yazarım diye, tuşlayacakların kafanın içindeki denizin izin verdiği kadardır. Eve boş kovayla dönmekte vardır ihtimaller arasında. Oltayı ha denize atmışsın, ha kafana yani. Hızla ve özenle ileriye fırlatıp sabırla çekerken, gözün hep misinanın tuzlu maviden kurtulduğu noktadadır. Yazdıklarının karşılığı -lüfer, çinekop yada bir tutam yosun- oltayı havaya kaldırdığında tüm meraklı gözlerce görülecektir. Sen ne tuttuğunu misinanın ağırlığından anlarsın ama takdir ya da yergi, iğnenin ucu görüldüğü anda başlar. Umrundaysa tabii. www.pezek.com