Kartalkaya'da kar var İnsan yaşadığı şehirde kar yağmayınca uzaklarda da sanki kar yokmuş gibi geliyor. Bu yüzden kızlar 'haydi kayağa Kartalkaya'ya' dediğinde tereddüt etmiştim. Ama iyi ki gitmişiz; son zamanlardaki en güzel haftasonu tatilimi Kartalkaya'da geçirdim. 4 kız atladık arabaya, 3.5 saatte varmışız Bolu'dan dağın tepesine. 28 km'lik çıkışın zincir kısmında kalacağımız Dorukkaya Otel'den tabi ki yardım aldık, tatil maceramızın büyüsünü bozmayalım, dört kız yolumuza devam edelim. Kartalkaya'ya vardık, sağda tüm ihtişamıyla Dorukkaya Ski&Mountain Resort, solda Grand Kartal Otel, ilerde Kartal Otel. Başka da bir şey yok gibi buralarda. Bembeyaz karlar, mis gibi temiz hava ve üç otel... 259 odalı Dorukkaya'dan içeri girdik, odalarımıza çıktık. İlk gecenin şerefine dağ manzaralı lobide içkilerimizi yudumladık. Sabahın erken saatlerinde kalktık, malum kayak tatilinde öyle öğlene kadar uyumak yok. Buranın en güzel yanı, otelden çıkar çıkmaz kendinizi pistte bulmanız. Ben kayak malzemelerimi kiraladım. Bizim üç kız da snowboard yapacakmış. Zaten aralarında yaşça en büyük benim. Gençlik daha havalı diye snowboard'ı tercih ediyor anlaşılan. Aradan iki sene geçmiş, son kayak yapalı. Hatırlayayım diye saati 100 YTL'den ders alarak bir hocayla attım kendimi 185 cm. kar kalınlığına ulaşmış piste. İki inişten sonra zaten her şeyi hatırladım. Kayak yapmak da bisiklete binmek gibi, ara verseniz de, asla unutmuyorsunuz. Kartalkaya'da 8 lift ve 11 pist var. Her seviyeye göre pist mevcut. Eğitim pistleri çocuklu aileler ve yeni öğrenenler için ideal. Uludağ'dan çok farklı bir yer, herkes spor amaçlı gelmiş. 'Piyasa değil' diyeceğim, dilim varmıyor. Burada da var ünlü simalar. Ama onları kovalayan paparazziler yok. Bu yüzden Bolu'da dağ evi olan pek çok işadamı özellikle buraya geliyor. Hele bir de Chocolate Cafe var, çok keyifli. Gündüzleri sadece Power FM çalıyor. Sıcak şarap ve sıcak çikolata servisi yapıyor. Yemekler de enfes. Geceleri de şömineli şık bir ortamda klüp açığını dolduruyor. Hafta sonu kaçışları için ideal bir yer. Ben Kartalkaya'ya doyamadım, ilk fırsatta bir daha kaçacağım. Otel seçimimiz de yine sıcak personeliyle Dorukkaya olacak.
Servisi 
İnsan yaşadığı şehirde kar yağmayınca uzaklarda da sanki kar yokmuş gibi geliyor. Bu yüzden kızlar 'haydi kayağa Kartalkaya'ya' dediğinde tereddüt etmiştim. Ama iyi ki gitmişiz; son zamanlardaki en güzel haftasonu tatilimi Kartalkaya'da geçirdim. 4 kız atladık arabaya, 3.5 saatte varmışız Bolu'dan dağın tepesine. 28 km'lik çıkışın zincir kısmında kalacağımız Dorukkaya Otel'den tabi ki yardım aldık, tatil maceramızın büyüsünü bozmayalım, dört kız yolumuza devam edelim. Kartalkaya'ya vardık, sağda tüm ihtişamıyla Dorukkaya Ski&Mountain Resort, solda Grand Kartal Otel, ilerde Kartal Otel. Başka da bir şey yok gibi buralarda. Bembeyaz karlar, mis gibi temiz hava ve üç otel... 259 odalı Dorukkaya'dan içeri girdik, odalarımıza çıktık. İlk gecenin şerefine dağ manzaralı lobide içkilerimizi yudumladık. Sabahın erken saatlerinde kalktık, malum kayak tatilinde öyle öğlene kadar uyumak yok. Buranın en güzel yanı, otelden çıkar çıkmaz kendinizi pistte bulmanız. Ben kayak malzemelerimi kiraladım. Bizim üç kız da snowboard yapacakmış. Zaten aralarında yaşça en büyük benim. Gençlik daha havalı diye snowboard'ı tercih ediyor anlaşılan. Aradan iki sene geçmiş, son kayak yapalı. Hatırlayayım diye saati 100 YTL'den ders alarak bir hocayla attım kendimi 185 cm. kar kalınlığına ulaşmış piste. İki inişten sonra zaten her şeyi hatırladım. Kayak yapmak da bisiklete binmek gibi, ara verseniz de, asla unutmuyorsunuz. Kartalkaya'da 8 lift ve 11 pist var. Her seviyeye göre pist mevcut. Eğitim pistleri çocuklu aileler ve yeni öğrenenler için ideal. Uludağ'dan çok farklı bir yer, herkes spor amaçlı gelmiş. 'Piyasa değil' diyeceğim, dilim varmıyor. Burada da var ünlü simalar. Ama onları kovalayan paparazziler yok. Bu yüzden Bolu'da dağ evi olan pek çok işadamı özellikle buraya geliyor. Hele bir de Chocolate Cafe var, çok keyifli. Gündüzleri sadece Power FM çalıyor. Sıcak şarap ve sıcak çikolata servisi yapıyor. Yemekler de enfes. Geceleri de şömineli şık bir ortamda klüp açığını dolduruyor. Hafta sonu kaçışları için ideal bir yer. Ben Kartalkaya'ya doyamadım, ilk fırsatta bir daha kaçacağım. Otel seçimimiz de yine sıcak personeliyle Dorukkaya olacak.
