Yılın sinema olayı!
Cannes'da en iyi yönetmen ve kurgu ödüllerini alan ve bu yılki Oscar'da adından bahsettirecek 'Babil' sıcağı sıcağına gösterime girdi. Üç ayrı kıta, dört ülke ve dört farklı dillde çekilen film; insanlar ve toplumlar arasındaki önyargılara, hoşgörüsüzlüğe ve iletişimsizliğe parmak basıyor. 'Babil Kulesi' efsanesi Fas çöllerinde atılan tek kurşun, kelebek etkisi yaparak üç ayrı kıtada yaşayan dört farklı aileyi etkileyecek olaylar zincirini başlatır. Bu kurşundan etkilenenler arasında Fas'ta turistik gezi yaparken ölümle burun buruna gelen Amerikalı bir karı-koca, kazayla bu kurşunu atan Faslı iki çocuk, Meksika sınırını yasadışı yollarla geçen Meksikalı çocuk bakıcısı ve Tokyo'da annesi intihar ettikten sonra çeşitli sorunlar yaşayan asi ruhlu sağır Japon genç kız vardır. Yalnızlık ve iletişimsizlik Babil'in ana teması. 'Babil Kulesi' efsanesinden esinlenen 'Babil', iletişim kurmakta zorlanan günümüz insanının yaşadığı kaosu çarpıcı bir dille anlatıyor. Yönetmen Alejandro Gonzales Innaritu ve ünlü senarist Guillermo Arriaga "Paramparça Aşklar ve Köpekler" ve "21 Gram"dan sonra "Babil" de de bir kez daha bir araya geliyor. Innaritu, üç ayrı öyküyü bir araba kazası etrafında topladığı "Paramparça Aşklar ve Köpekler" ile sinemaya çok başarılı bir giriş yaptı... Ardından 11 Eylül için çekilen "11'09'01" filminin 11 yönetmeninden birisi oldu. Bu film değişik kültürlerden 11 yönetmenin teröre ve yaşananlara bakış açısını göstermekteydi. Daha sonra "21 Gram"da bir araya gelen ikili, insan bedeninin öldükten sonra kaybettiğine inanılan 21 gram ağırlığı metafor olarak seçmiş ve olay örgüsü bir trafik kazasını etrafında toplamıştı. "Babil" de de olay bir eksen etrafında toplanmış. Anlatım olarak paralel kurgu seçilmiş. Bunu yineleme değil, Innaritu ve Arriaga'nın sinema dili olduğunu düşünüyorum. Fas'taki çölde kaybolmuşluk duygusunu yaşatırken, Japonya'da da yalnızlık duygusuyla yüz yüze bırakıyor bizi. "Babil" her ne kadar bir yönetmen sineması olsa da oyuncuları göz ardı edemeyiz. Brad Pitt en başarılı performanslarından birisi ile karşımızda. Tıpkı "Seven" ve "Fight Club" filmlerinde olduğu gibi. Filmin diğer takdire şayan ismi ise "Chieko" rolündeki Rinko Kikuchi. Sağır genç kız rolünde döktürüyor. Bu isimlerin yanına Meksikalı Dadı'yı canlandıran Adriana Barraza'yı da eklememiz gerekir. Flmde iki muhteşem oyuncu daha var: Cate Blanchett ve Gael Garcia Bernal. Ne yazık ki rolleri o kadar kısa ki onları seyretmeye doyamıyorsunuz. "Babil"de bir de büyük yıldızların yanında rol kesmeyen amatörler var ki profesyonellere parmak ısıtırlar. E, bu da Innaritu'nun oyuncu yönetimindeki başarısıdır. "Babil" mutlaka (sinemada) görülmesi gereken filmlerden birisi. Lütfen kaçırmayın!