Katsayı dert değil mi? Dünkü Radikal gazetesi, "Eğitimin, katsayıdan başka derdi yok mu?" diye manşet atmış. Madalyonun diğer yüzüne baksak, "Eğitimin, katsayı gibi bir derdi yok mu?" diye sorabiliriz. İmam hatip lisesi öğrencilerinin, tüm meslek liselerinde okuyan öğrencilere oranı sadece % 8 civarında. Katsayı adaleti sağlanırsa, yalnız imam hatiplinin değil, meslek liselerinde okuyan diğer talebelerin de önü açılacak. Katsayı adaletsizliği yüzünden, meslekve teknik orta öğretim cazibesini kaybediyor; üniversiteye giriş imkânları sınırlı olduğu için, gençler, genel liseleri tercih ediyor. Bu yüzden, 1998-1999 döneminde, imam hatip lisesi hariç, orta öğretimdeki toplam öğrencilerin % 62'si genel liseye giderken, % 38'i meslekve teknik liseleri tercih ediyordu. Uygulama değişti, katsayılarla meslek liselilerin önü kesildi ve 2003- 2004 ders yılında, bu oran % 70 genel lise, % 30 meslekve teknik lise olarak değişti. Oysa, medeni ülkelerde bunun tam tersi varit. Türkiye'nin 5 yıllık planları da, % 30-35 düz lise mezunu, % 65-70 meslek lisesi mezunu gençlerin yetişmesini öngörüyor. Ama bizler, meslek lisesinden çıkan gençlerin üniversiteye girmesini zorlaştırdığımız için, sadece, düşük gelirli ailelerin çocukları bir an önce hayatlarını kazanmak amacıyla bu okullara gönderiliyor. Onlara da büyük bir haksızlık yapılmış oluyor. Bu çocuklar, meselâ mühendis, doktor, avukat gibi mesleklerle sınıf atlayacaklarına, tesisatçı, elektrikçi veyahut marangoz olarak kalıyorlar. İşin bir de siyasyönü var. AK Parti, bu haksızlığı gidereceği vaadini vererek iktidar oldu. Bu vaadi yerine getirmek üzere attığı adımlar, "laiklik tüccarları" tarafından engellenmeye çalışılıyor.