Şişmanlık ve sürekli olarak kilo almak vücudumuzda bazı şeylerin 'ters' gittiğine işaret eder. Bu durum tiroid göstergesi olabilir.
Şişmanlık, basit bir kilo alma ve estetik sorunu değildir. Şişmanlık tüm vücudu etkiler. Şişmanlarda eklem hastalıkları, bel ve boyun fıtığı, omurga hastalıkları, kalp damar hastalıkları, yüksek tansiyon, beyin damar hastalıkları, şeker hastalığı, kalın barsak kanseri, depresyon, cinsel sorunlar daha sık görülmektedir. Örneğin, normal olması gereken kilodan 10 kg daha fazlası olan şişman bir kimse bütün gün ve gece boyunca 10 kg'lık yükü taşımakta, bütün aktivitelerini bu yükle yapmakta ve bunun neticesinde daha fazla yorulmakta ve yıpranmaktadır. Yediklerimizden vücudumuzun elde ettiği kalori ile yaktığımız kalorinin dengede olmayışından kaynaklanan şişmanlık (basit şişmanlık) en yaygın şişmanlık türüdür. Bu durumda vücudumuzdaki yağ kitlesinin artışı şişmanlığa neden olurken bazı hastalıklarda (örneğin tiroid hastalıklarında) vücudumuzda şişme, ödem, su tutması nedeniyle şişmanlık görülebilir. Her ne kadar çocuklarda dahi şişmanlık görülebilse de orta yaş ve üstü nüfusta şişmanlık oranı hızlı bir yükseliş gösterir. Yaşlanmanın ilk belirtilerinden biri kişinin şişmanlamasıdır. Kaldı ki şişmanlayan kişiler maalesef olduğundan daha yaşlı göstermektedir.
KİLOYA MÜSAİTİZ Bir yiyeceğin ağzımıza girdiği andan itibaren parçalanıp mide ve barsaklardan kanımıza geçtiği uzun süreçte bir çok enzim ve hormon devreye girer. Ne yersek yiyelim yediklerimizin parçalanması sonucunda kanımıza şeker (karbohidratlar), yağ (yağ asitleri), protein (amino asitler), vitamin ve mineraller girer. Bu ana besin unsurlarının oranı her yiyecekte değişiktir. Bazılarında yağ oranı fazladır, diğerlerinde protein veya şeker oranı fazla olabilir. Aslında kilo almamız ve şişmanlık oluşabilmesi için vücudumuzda bir çok elverişli mekanizma mevcuttur. Bu mekanizmaların çoğunluğu; yokluk durumunda bizim besinsizlikten ölmemizi ve enerjisiz kalmamızı engellemek için devrede bulunan ve birbiriyle ilişkisi olan hormon ve enzimler aracılığı ile çalışan "koruyucu" mekanizmalardır. Ancak, buna rağmen yediklerinden aldığı kalori ile istemli ve istemsiz vücut aktiviteleri ile yaktığı kalori eşit olan kişilerde şişmanlık görülmez. Örneğin güreşçi veya maden işçisi iseniz çok kalori yakıp çok yemek yiyebilirsiniz, ama asansörlü bir evde oturup otomobille okula gidip masada oturarak ders anlatan bir öğretmenseniz son derece sınırlı kalori ihtiyacınız olduğundan son derece sınırlı kalori almak zorundasınız; aksi halde kilo almanız kaçınılmazdır.