Türkiye 1991'den 2002 yılına kadar tek başına iktidar görmedi. Bu tarihten sonra halkımız Tayyip Erdoğan hükümetini göreve getirdi... Çok önemli gelişmeler oldu. Türkiye bölgesel güç haline geldi, bunu istikrar sağladı. Türkiye'nin bölgedeki stratejik etkisi yükselişte. Üstelik bu yalnız askeri gücünden değil, ekonomik, demokratik ve siyasi gücünden de kaynaklanıyor. Türkiye'nin bölgesel güç olduğu, etkin ve yetkin kurum ve stratejistler tarafından sık sık vurgulanıyor. Soğuk Savaş sonrası dönemde toplu durum ve jeopolitiğinin kendisine sunduğu imkanı kullanan, son yıllarda komşularıyla ilişkileriyle dikkatleri üzerine çeken, aktif toplumu ve güçlenen ekonomisiyle Türkiye, dünyanın ilgisini çekiyor. 30 yıldır süren teröre, 1999'daki deprem felaketine, 2001'de atlatılan derin krize ve 6 yıldır yanı başında savaş yaşanan bir bölgede bulunmasına rağmen Türkiye'nin gösterdiği bu başarı grafiği önemli bulunuyor. Ülkelerin izledikleri dış politika sistem, devlet ve birey düzeyinde analiz edilerek belirli bir coğrafya veya duruma yönelik olarak takip edilen politikanın ne derece etkili olduğu ve ne yöne doğru gitmekte olduğu değerlendirilebilir. Türkiye gibi bir bölgesel gücün yakın coğrafyasına yönelik politikalarına etki eden parametrelerde Soğuk Savaş döneminin sona ermesiyle birlikte önemli değişimler gösterdi. Türkiye'nin yakın coğrafyasında yeni fırsatlar ve tehditlerle karşılaşmış ve yeni dış politika açılımları yapma gereği ortaya çıkmıştır. Ortadoğu, Kafkasya ve Orta Asya'da bağımsızlığını kazanan ülkeler ve bunların çoğuyla Türkiye'nin özel bağlarının olması ve zengin enerji kaynaklarının bu coğrafyada bulunması Türkiye'yi bölgeye yönelik açılımlara itmiştir. Siyasi stratejistler, "Türkiye, yeniden şekillendirilmeye çalışılan siyasi coğrafyanın merkezinde bölgesel bir güç olarak yerini alıyor. Ancak bölgesel güç olmanın temel şartlarından biri, güçlü ve barıştan itibaren savaşa hazır silahlı kuvvete sahip olmaktan geçmektedir'' diyorlar.
BÖLGESELGÜÇ Türkiye bölgesel güç olarak ne yapıyor? Başbakan Erdoğan, stratejik ataklar yapıyor. Balkanlar, Kafkasya, Orta Asya ve Ortadoğu ülkelerinde aktif politika izliyor. BaküTiflisCeyhan petrol boru hattı projesinin gerçekleştirilmesi önemli bir başarıdır. Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasında imzalanan demiryolu hattının yapımıyla ilgili anlaşmayla önemli bir adım atmıştır. Türkiye'nin Azerbaycan ve Gürcistan politikasını kararlılıkla sürdürmesi bu ülkelerle siyasi, ekonomik ve askeri ilişkilerini daha da geliştirmesi büyük önem taşımaktadır. Türkiye hem enerji güvenliği hem de stratejik nedenlerle Hazar havzasının enerji zengini ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla uluslararası sisteme katılmış ülkeleri olan Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan'a yönelik olarak siyasi ve ekonomik açılımlarda bulunmuştur. Türkiye bir bölgesel güç olarak Kafkasya'da daha etkili olabilecek kapasiteye sahiptir. Çünkü Türkiye, Ermenistan'ın batıya açılan kapısıdır.