İstanbul'da ne zaman bir doğal afet yaşasak nasıl yönetildiğimizin işaretlerini de alıyoruz.
Yağmur yağıyor, bütün yolları sel basıyor. Mazgallar tıkalı. Araçlar gömülüyor yardıma gelecek kuruluşlar ortada yok. Ya da yetişemiyorlar. Çünkü normal zamanlarda bu tür durumlar için organize olmamışlar.
Kar yağıyor, Türkiye'nin en büyük şehri köye dönüyor. İnsanlar evlerinden çıkamıyor. Araçlar yollarda kalıyor. Neredeyse fırınlara ekmek gelmeyecek. Deprem olunca telefonların çalışmaması gibi bir şey.
Taksim'de gösteri yapılacağı açıklanıyor, bütün yollar köprüler kapatılıyor, vapurlar seferden kaldırılıyor...
Hani hepimizin durmadan şikayet ettiğimiz, "Kaldırımlar durmadan değişiyor" diye anlattığımız, belediye faaliyetleri var ya, taşeron müteahhitlerin belediye ihalelerini alarak yaptıkları kaldırımlar, parke taşlar...
Onlar yağmur yağınca dağılıyor...