Küçüklüğümde hatırlıyorum; ailecek arabayla yaptığımız yolculuklarda güneye indiğimizde yoldan özellikle Muğla'dan arı sütü satın alırdık. Küçük kutularda 10'luk paketlerde satılırdı ve çok da ucuz değildi. Tadına bayılırdım; her bir küçük kutunun dibinde arı sütünün özü bulunurdu; en son onu yutardık. Annem ve babam arı sütünün çok faydalı olduğunu söylerlerdi.
Büyüdüm; genç bir kadın olarak bakımıma ve sağlığıma hâlâ önem veriyorum. Şimdilerde arı sütünün 10'dan fazla temel besin maddesi içeren benzersiz bir besleyici madde olduğunu tekrar hatırladım.
Arı sütü, işçi arıların gırtlak bezlerinden salgılanan bir ürün. İşçi arılar, Kraliçe ve genç arıları beslemek için arı sütünü üretir. Yani arı sütü'nün üretim amacı beslemektir.
Şimdi gelelim Kraliçe Arı'nın diğerlerinden nasıl sıyrıldığına? Nasıl onlardan daha uzun yaşadığına?
Cevap aslında basit. Kraliçe sürekli arı sütü ile beslenir. Oh ne güzel... Tüm yaşamı boyunca arı sütü ile beslenen Kraliçe Arı, işçi arılara göre 45 kat daha uzun yaşar.
Kraliçe arı ortalama 5 sene yaşarken, işçi arı sadece 40 gün yaşar.
Arı sütünün arılar üzerindeki olumlu etkisini öğrendik. Peki arı sütünün insanlar üzerindeki etkileri nelerdir?
Asıl bizi ilgilendiren kısmı bu değil mi?
Yapılan araştırmalar; arı sütünün insan sağlığına sayısız faydası olduğunu gösteriyor. Yenileyici güce sahip, hayat veren bir iksir niteliğinde. Cildi ve dokuları yeniler.
Bu bilgileri az çok biliyordum ama yeni öğrendiklerim saçlar ile ilgili. Arı sütü, saçı da besleyip saç yüzeyini nemli tutarak kurumasını engelliyormuş. Bunu duyunca hemen "bir şampuan yapsınlar" diye akıl verecektim ki L'oreal zaten şampuan ve saç kreminde arı sütünü kullanmaya başlamış.
Ne diyeyim?
Tadını seviyorsanız ister afiyetle yiyin, ister saçınızı öyle şampuanla yıkayın...