Geçen akşam oldukça manalı, günümüz dünyasının tüm kavgalarını belki de sona erdirecek bir çözümün başlığı altında bir iftar davetine katıldım.
'Dinler arası hoşgörü' felsefesiyle yola çıkan Türkiye İş Kadınları Derneği'nin (TİKAD) düzenlediği yemekte, sahnede açılış konuşmalarının anonsunu yaparken kimlere teşekkür etmedim ki?
Süryani Ortodoks Cemaati Ruhani Lideri ve Patrik, Ermeni Katolik Ruhani Reisi, Surp Hagop Ermeni Hastanesi Vakfı Başkanı, Ortodoks Patriği, İstanbul Latin Katolik Ruhani Reisi, Romanya Patrik Temsilcisi, Türk Presbiteryan Kilisesi, Türkiye Ermenileri Patriği, Türkiye Musevileri Vakıf Başkanı, Bulgar Ortodoks Kiliseleri Vakfı Başkanı, Süryani Katolik Patrik Vekili, Surp Pirgiç Ermeni Hastanesi Vakıf Başkanı, İstanbul Rum Patrikhanesi ve İstanbul Müftülüğü...
Ayrıca, din, siyaset ve iş dünyasının tanınmış isimleri bir araya geldi. İstanbul Müftü Yardımcısı Ömer Kardaş, Ermeni Katolik Ruhani Reisi Ohannes Çolakyan ve Süryani Ortodoks Cemaati Ruhani Lideri Filüksinos Yusuf Çetim gibi din adamlarının yanında, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ve çeşitli ülke konsolosluklarından temsilciler de katıldı. Ve tabii ki TİKAD'ın birbirinden başarılı ve güzel iş kadınları...
İşte bu denli farklı kesimlerin ve inanışların temsilcilerinin bir arada, gülümseyen gözlerle bulunduğu yemeğin sonunda, yine temaya en uygun gösteri, sema gösterisi yapıldı.
***
Protokol masasında oturan İstanbul Valisi Muammer Güler'in eşi Neval Güler ve İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın eşi Hülya Cerrah'ın yanına giderek, atv'deki Ekopazar programım için birer hoşgörü mesajı aldım. İkisi de manalı mesajlarını ilettiler.
Neval Güler, Mardin'li. O yüzden dinler arası hoşgörünün belki de en iyi yaşanabildiği nadir yerlerden biri olarak Mardin'i örnek gösterdi.
***
İftar yemeğinde açılış konuşmasını yapan TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut, Ramazan ayının, farklı dünya görüşlerine sahip insanları bir araya getirme açısından büyük önem taşıdığını belirtti. Bulut'un, "Türkiye'deki dini ve kültürel farklılıklar, eksiklik değil, zenginlik göstergesidir" cümlesi ise en hoşuma giden mesajdı.
Gerçekten de, aynı topraklar üzerinde yaşayan farklı dinlere mensup insanların birbirlerini kardeş olarak kucaklayabilmelerinin yolu, ancak 'dinler arası hoşgörü' bilincine sahip olmalarıyla mümkün.