Dün Yalçın Akdoğan'ın önerdiği üç formülün üzerinde durmuştuk. Üçüncü formülün ana hatları ise şunlar: "Diplomatik, finansal, lojistik ve siyasi desteği kesilen örgütün dağdan inmesinin formülünü bulmak. İnsanları dağdan indirmek çok zor ve aşamalı bir süreçtir. Dağdan indirme belli bir mecburiyet ve rızaya dayanırsa mümkün olur. Terör örgütünün istismar ettiği sebeplerin ortadan kaldırılması da büyük önem taşıyor. Meselenin diğer boyutlarında, özellikle demokratik açılımlarda ilerleme kaydedilmesi de önemli. Türkiye'nin kırmızı çizgileri, Anayasal düzeni, üniter devlet yapısı gibi hassasiyetler biliniyor. Demokratik ve Anayasal düzen içinde meşru ve makul adımların neler olabileceği sivil toplum bazında değerlendirilmelidir. Öncelikle Kürt meselesi ile terör meselesi çok kapsamlı bir şekilde değerlendirilmek durumundadır. Kürt'e, Kürt meselesine, teröre karşı bakış, perspektif ve yaklaşım işin bir bölümüdür. Sahip olduğunuz perspektif kadar uygulanabilecek politikalara karşı seçebileceğiniz tercihler ise diğer bir boyuttur.
ÖZGÜRPOLİTİKALAR Türkiye'nin yapması gereken önce temel yaklaşımları gözden geçirmek, sonra uygulanabilecek politikaları özgürce tartışabilmektir. Tercihte bulunmak ancak toplumsal ve kurumsal bir mutabakatla olursa bir anlam taşır. Toplumun içine sinmeyen, kurumların ortak hareket etmediği, genel kabule mazhar olmayan teklif ve projeler hayata geçirilemez. Farklı seçenekleri özgürce tartışmalıyız, ama seçilen yol uzun vadeye dayanan "daha etkin mücadele" stratejisiyse o zaman da serinkanlılığı elden bırakmamalı, hamaset ve serzeniş yerine, topyekün sağduyulu davranmalıyız." Yasin Doğan'a göre ilk seçenek ancak askeri bir rejimde mümkündür. Türkiye'de daha önce denenmiş ve başarılı olamamıştır. İkincisi de yıllardır uygulana gelen ve tıkanan politikadır.
ERDOĞAN'INSTRATEJİSİ AK Parti hükümeti ve Başbakan Erdoğan, üçüncü sıraya yerleştirip savunduğu formülü deniyor. "Dağdakileri indirme" ve "dağa çıkışları engelleme" seçenekleri üzerinde önemle duruyor.