Kavak Yelleri'nin geçtiğimiz hafta yayınlanan bölümü 'copy-paste' olsa da beni ekrana yapıştırmayı becerdi. Gerçekten çok iyi bölümdü.
Dağhan Külegeç'in sempatik tavırları, ondan nefret etmemizi bir kenara koyun, giderek sevmemizi sağlıyor.
Yalan yok, bizim halkımız en yakın dostunun sevdiğine göz koyanı pek sevmez.
Deniz'in çektiği acıyı da görmezden gelmez.
Ama Efe ve Aslı arasında o kadar masumane bir yakınlaşma yaşandı ki, buna kayıtsız kalmak elde değil. Daha ilk bölümünden itibaren eleştirsem de, hikayeyi gayet iyi bilsem de seçilen mekanlar ve genç oyuncuların sergiledikleri performans 'Kavak Yelleri'ni var etti. Tek bir eksik kaldı ki geriye, onu da yaparlarsa tadından yenmez. Biraz hayal gücü kullanıp senaryoyu dizinin aslından kurtarsanız.
Umarım senaristlerin kafasında böyle bir plan vardır. Çünkü bu kadar dizi arasında gençlere hitap eden birkaç yapım var. Dizi sektörü bu kadar gelişmişken gençleri de biraz düşünelim.
Ağdalı aşk dizilerinden kopup dinamik gençlik dizileri yapalım.
Aslında son döneme bakılırsa buna doğru gidiyoruz.
atv'de yayınlanan 'Doludizgin Yıllar' da fazlasıyla başarılı mesela... Özellikle Selen Seyven her geçen gün daha da iyi bir oyunculuk sergiliyor. Diğer taraftan Star'da yayınlanan 'Bir Varmış, Bir Yokmuş'da bu türde başarılı olabilecek bir yapım, tabii günü değişirse... 'Arka Sıradakiler'deki kasvetli hava da biraz dağıldı çok şükür...