Siyasi tarih bu tür işaret fişekleriyle yapılan taktiklerin örnekleriyle doludur. Bugün Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararla, taşlar yerinden oynamıştır. Onun için referans yapılacak dönem 5 yıl öncesi değildir, bugün ve yarındır. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, "Siyasi kapatmayla ilgili, gerekçe zannediyorum Ekim ayının ilk haftasını bulur. Üniversitelerde türban serbestliği getiren Anayasa değişikliğine ilişkin kararın gerekçesiyle birlikte çıkacak'' açıklamasını yaptı. Anayasa Mahkemesi'nin AK Parti hakkında verdiği kararın gerekçesinin siyasetin alanını daraltıp daraltmayacağı yeni dönemin en önemli konularından biri olacak. Bu önümüzdeki dönemin işaret fişeğidir. CHP lideri Baykal, bir süredir, "Bu Meclis'in Anayasa değişikliği yapamayacağını" söylüyor ve gerekçe olarak, Meclis çoğunluğunun AK Partili milletvekillerinden oluştuğunu, AK Parti'nin ise Anayasa Mahkemesi tarafından "Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olma"dan mahkum edildiğini öne sürüyor.
TARTIŞMABAŞLIYOR Baykal, "Anayasa'nın temel ilkesini ihlalden suçlu bir partiye ait çoğunluk Anayasa'yı değiştirmemeli!" derken, "AK Parti üzerinden Meclis'e yöneltilen bir meşruiyet tartışması"nı gündeme sokmak istiyor. "Türkiye, bütün zamanını 'odak olma' tartışması ile mi geçirecek?" Ulusal program çerçevesinde, Anayasa değişikliği de yapması gerekenler, gelip hep "odak olma" tartışmasına mı odaklanacak? Mahkeme'nin "gerekçeler" çerçevesinde kullanacağı malzemeler, yeni meşruiyet tartışmalarını getirdiğinde iş daha da çetrefil hale gelecek. Şu anda, iktidarın üzerinde bir Anayasa Mahkemesi kararı gölgesi duruyor. Bu durumda ne olacak? Başbakan Erdoğan, "Türkiye'yi bu tuzaktan, çember içinden muhakkak çıkaracak yolu bulacaktır" deniyor. Başbakan Erdoğan, ana muhalefet partisinin sık gündeme getirdiği "laiklik karşıtı eylemlerin odağı" suçlamasını kabul etmiyor. Başbakan Erdoğan'a göre, meşruiyetin kaynağı millet iradesi. Bu yüzden Mart'taki yerel seçim sonuçlarının bu tartışmalara nokta koyacağına inanıyor.