Ben askerin, nerde, ne zaman ve ne şekilde konuşması gerektiğini bilenini severim.
Gereksiz yere konuşup, dengeleri ters yüz edenini değil.


Ben askerin, ülkesine can verenini severim.
Politikacılara koz verenini değil.


Ben askerin, diğer yaralı askeri sırtında taşıyan, yaralı asker halini severim.
Arkadaşlarını bırakıp, futbol maçına koşanını değil.


Ben askerin yaşatma arzusunda olanını severim.
Öldürme içgüdücünde olanını değil.


Ben askerin, kurşuna dizilirken gözlerini bağlatmayanını severim.
Kendi çıkarları için, gerçeklere gözlerini kapayanını değil!


Ben askerin, askere siper olanını severim.
Sükseli zırhlı araçlar içinde, kendine siper olanını değil.


Ben askerin dimdik duranını severim.
Politikacıya boynunu kıranını değil.


Ben askerin demokratik olanını severim.
Diktatör olanını değil.


Ben askerin, ülkenin her karış toprağındaki insanı "kendinden bilenini" severim.
Yaşadığı şehre göre adam seçenini değil!


Ben askerin, asker gibi duranını severim.
Politikacı gibi duranını değil.