Habertürk'te Cengiz Özkarabekir'in hazırladığı '3 İnsan 3 Öykü' adlı belgesel tadındaki programı denk geldikçe izliyordum. Normal yayın günü ve saatinde bir türlü yakalayamadığım programı, Pazar gecesi geç saatlerde izleme şansını yakaladım. İzleme şansı diyorum, çünkü program gerçekten fazlasıyla kaliteli. Sadece anlattığı hayat hikayeleri değil, programın kurgusu, metni, çekim mekanları, hepsi birbirinden özenle seçilmiş ve hazırlanmış. İzledikçe hiç bitmesin, devam etsin, dediğim sayılı programlardan biri '3 Öykü 3 İnsan'... Belki işim gereği insan hikayelerine meraklı olduğumdan bu program bana ayrı bir tat veriyor. Mesela Pazar akşamının 3 insanı, Yıldırım Mayruk, Cemil İpekçi ve Cengiz Abazoğlu'ydu. Üçünün de moda dünyasına nasıl adım attıklarını anlattı program. Genelde sansasyonel bir şeyler yapmadıkları zaman kameraların ışıklarından uzak kalan bu üç farklı kişinin moda yolculuğu belki de ilk kez bu kadar ayrıntılı anlatıldı. Cemil İpekçi, son günlerde basına yansıyan özel hayatıyla ilgili konulara çokça değinilmese de Yıldırım Mayruk'un yamağı Barbaros Şansal hakkındaki özenli açıklaması yer aldı programın içinde. Ve çok zahmetli bir soru yöneltilmişti Cengiz Abazoğlu'na, hem sorması hem de yanıtlaması... Gerçekten berrak ve şeffaf bir cevap geldi Abazoğlu'ndan; "Eşcinsel arkadaşlarım var, buna karşı bir tavrım yok. Ama ben eşcinsel değilim." Hayata dair her seçim, merak edilen her soru ve geleceğe dair planlar... "İzleyin, kaçırmayın!" derim.