Yaz sezonunu "Batman"la açmıştık, "Zohan"la da kapatacakmışız gibi gözüküyor. Adam Sandler'ın başrolünü oynadığı "Zohan'a Bulaşma"; "11 Eylül"den sonra Amerika'da yaşanan travmanın parodisini yapıyor. "Zohan'a Bulaşma" hem sıradan Amerikalı'nın her gördüğü Ortadoğulu'yu terörist zannetmesini ti'ye alıyor hem de Arap-İsrail barışına çağrıda bulunuyor. Zohan, hayallerinin peşinden gidip New York'ta kuaför olabilmek için kendini ölmüş gibi gösteren İsrailli bir komandodur. Zohan teröristlere karşı savaştığı yaşamını geride bırakmak istese de çok geçmeden insanın köklerinden kurtulmasının o kadar kolay olmadığını anlar. Ne var ki, onu alt etmeye çalışan eski ve yeni düşmanları da şunu öğrenir: Zohan'a bulaşılmaz. Konuyu okuyunca saçma gibi gözükebilir ama Zohan gerçek hayatta varolan bir kahraman. San Diego'da kuaförlük yapan Nezi Arbib "Zohan"ın ta kendisi. İsrail ordusunda askerlik yapan Arbib, savaşmaktan vazgeçip ABD'ye yerleşmiş ve halen kuaförlük yapıyor. Filmde Zohan kadar önemli diğer karakter ise Filistinli Fantom.

İSRAİL VE ARAPLAR
Başlarda Zohan'dan dolayı yönetmenin tavrı sanki İsrailliler'den yanaymış gibi gözükse de Zohan'ın Amerika macerası ile bu denge sağlanıyor. Baştan sona bir hikaye anlatıyor olsa da film bölüm bölüm adeta bir sitcom havasında. Örneğin filmin başlarında Zohan'ın Fantom'a yenilmesi kendi içinde başlayıp biten bir kısa film gibi. Ya Zohan'ın uçaktaki yolculuğuna ne demeli? Köpeklerle yaptığı yolculuk göz yaşartacak kadar komik. Kuaför salonundaki maceraları ise bir başka alem. Hele hele yaşı geçkince hanımların ona olan tutkusu... Zohan'ın "kuş" muhabbeti... Zaten kuaför salonundaki sahnelerde film tavan yapıyor.

KAÇIRILMAYACAK...
Benim en bayıldığım karakter ise "taksi şoförü". İnanır mısınız, tam yurdum insanı kurnazlığında. Bir de en az onun kadar uyanık olan bir arkadaş topluluğu var ki, anlatılamaz ancak seyredilir. Hele hele "Hamas Danışma Hattı"nı aradıkları sahneler var ki, filmin en zeki, en parlak bölümleri. Nerede olursan ol, komşu komşudur. Amerika'da bile İsrailliler ve Filistinliler birbirlerinden ayrılmıyor. Caddeyi ortaklaşa paylaşıyorlar. Bu arada her iki milletin de Amerika'da ortak bir düşmanları var: Zengin bir holding sahibi. O, buradaki bütün dükkanları alıp büyük bir alışveriş merkezi yapma derdinde. Muradına nail oluyor mu? Olmasına oluyor, oluyor ama her iki milletle de işbirliği yapınca. Adam Sandler bence günümüzün "Jerry Lewis"i. Her filmde kılıktan kılığa giriyor. Bu filmde de muhteşem bir Zohan olmuş. Filmin her karesinde yeteneğini konuşturuyor. İbranice aksanı muazzam.

SÜRPRİZ OYUNCU
Filmin starı Adam Sandler ama bir de çok sıkı ikinci oyuncusu var: John Turturro. Ünlü yönetmenler Cohen Biraderler'in gözde oyuncusu olan Turturro'nun "Barton Fink"teki yorumu hala hafızalardadır. Yine Cohen'lerin çektiği "O, Birader Nerdesin?", "Ay Işığı Kutusu" ve " Aşk ve Sigara" gibi filmlerdeki yorumları ile sinema tarihine geçti. Turturro oyunculuğunun yanı sıra ismi ile de filme ayrı bir derinlik katıyor. Neredeyse her sahnesinde güleceğiniz "Zohan'a Bulaşma" bence bu yazın en sürpriz ve de kahkası en bol filmi. İster gülmek için, ister taşı gediğine koyduğu siyasi taşlamaları için izleyin. Not: Muhteşem bir dostluk hikayesi olan "BONNEVILLE" kesinlikle kaçırmayın. Jessica Lange, Kathy Bates ve Joan Allen tek kelime ile kusursuz.