Onları bir araya getirmek oldukça zor oldu. Şoförler Odası'ndan İstanbul'da taksicilik yapan kaç kadın şoför olduğunu sorduğumda, son listeye göre 4 kişi olduklarını söylediler. Hepsine ulaştım. Ama onları röportaja ikna etmek hem de bir araya getirip yan yana görüntülemek hayli zor oldu. Öncelikle hepsi gece çalışıyor. Nebahat Koçtemiz ve Nevin Say, zaten oldukça meşhurlar. Şimdiye kadar onlarca röportaj verip, TV programına katılmışlar. Saadet Yesir ise meslekte yeni. Ve daha önce prensip olarak röportaj vermiyormuş. Araya bir sürü aracı koyup zor ikna ettik onu da. Diğer hanım ise zamanı olmadığı için görüşmeye gelemedi. Haftalarca süren telefon trafiğinin sonucunda Beyoğlu'ndaki Pera Palas Taksi Durağı'nda buluşabildik. Hepsi sözleştiğimiz saatte oradaydı. Çaylar, kahveler içildi. Röportajdan çok 5 çayı kıvamında geçti sohbetimiz. Nebahat Abla ve Nevin Hanım zaten daha önceden tanışıyormuş. Saadet ise her ikisiyle de ilk defa tanıştı. Saadet içeri girince zaten ikiside 'Ah yavrum pek de gençmişsin' tadında gülüştü. Nebahat Abla, inanılmaz anaç, koruyucu bir tip. Bu sebeptendir ki birçok müşterinin de tercih sebebi. Bu yüzden çok zorlanmış ilk zamanlar. Herkes "Nebahat Abla'yı isterim" deyince, duraktaki bazı arkadaşları kıskanmışlar onu. Nevin Hanım ise işin kurdu olmuş. Dünya umrunda değil. Onun da özel müşterileri var. Röportajdan sonra Düzce'ye götürecekti bir müşterisini. Saadet ise inanılmaz hoş sohbet ve kültürlü bir genç kadın. İstanbul'da taksicilik yapan kadınları bir araya getirme fikri de onu trafikte görünce aklıma geldi zaten. Ayrıca "İstanbul'u başkalarının parasıyla geziyorum" sözü de ona ait.