Çarşı kapandı! Hadi canım dediydim duyduğumda. Gerçi önümde, bir iki sıra önümde gerçekleşti olay. Alen Markaryan ki alemin en güzel üçlü çektiren adamıdır kendisielindeki bildiriyi okurken şöyle bir şey söylemedi; "Biz Çarşı'yı kapattık..!" Yanlış mı hatırlıyorum? Hayır. Bildiri metninin tamamı Forza'nın web sitesinde yayınlanıyor hala
Beşiktaş'ta BKM Salonu'nda Çarşı belgeseli için toplanan kalabalığın önünde; "Topa bastık, biraz durduk, topu dolaştıracağız, dinleneceğiz biraz!'gibisinden şeyler söyledi Alen. Benim anladığım şuydu; Kendi elleriyle yeşerttikleri tribün!!! Çarşı'ya yanlış yapıyordu. Sadece onlar değil bu yanlışın yapıldığını gören bir kısım insan topluluğu da! İşin içindeydi. Gücüne gitmişti Çarşı'nın ve açıklamayı;
"Bana bir varmış de / bir yokmuş deme / ağrıma gidiyor!" a getirmeye çalışıyordu.
Metni okuduğunda Alen hemen önündeki koltuğa yığıldı ve yüzünü kapadı, kızaran gözlerini göstermemek için. Sonraki günlerde kendisine uzatılan mikrofonlara;
"Görelim bakalım bizden sonra ne olacak! Hayatımızı harcadık ama yanlış anlaşıldık! Günah keçisi ilan edildik! Faturayı hep biz ödedik! O kadar kolaysa buyursunlar!" mealinde şeyler söylemişti. Birilerine meydanı bıraktıklarını ve gözleyeceklerini söylüyordu Alen.
Bıraktıklarını! Değil. Çarşı'yı kapatmak, tribünden silinmek, tarihten kopmakBöyle şeyler söylemediler.
Ayrıca; Çarşı bir kült durum olarak o tribünlere kazındı. Kazınmış bir görüntüden kopmak, görüntüyü değiştirmek muradında olanlar için iyi bir başlangıç olabilirdi ama görünen o kive muradım da o kiÇarşı sezon açıldığında tribündeki yerinde olacakolmalı. Bir tribün olmanın da ötesinde, bir beğeni, bir anlatı olmanın ötesinde neyi taşıdıklarının farkındalar aslında. Sorun; onların farkında oldukları şeyin diğerleri için geçerli sebep sayılmamasında. O sorun ilk maçın ardından kalkacaktır ortadan, eminim bundan.
Ortaya konulmuş emeğin bir başka biçimi tarihin şu aşamasından sonra derdimize tercüman olamayacağı gibi tribün denilen o kocaman sosyolojinin diline sürülmüş bir parmak bal olmaktan öte geçemeyeceği de aşikar. Çarşı; Çarşı'yı oluşturanların işkembei kübrasından çıkmadı çünkü. Bir gece vakti;
"Ol!" denildiği için olmadı Çarşı. Bir tavır bir tarz olarak hayatımızda oldular ve olacaklar da bundan sonraBitirmek mi? Mümkün değil. Ne biter ne bitirebilirler! Bitmemesi gereken bir şarkı gibi şimdi kaldığı yerden devam etmeli Çarşı. Öyle de olacak zaten! O tribünde tasarının basamakları sonsuzluğa uzanıyor çünkü