Dünkü yazımızda acil servislerdeki karmaşaya kısaca değinmiştik. Meğerse buralardaki sorun çok daha büyükmüş. Özellikle sağlık çalışanlarından onlarca mail geldi. Acil servislerde çalışanlar vatandaşın ısrarından zor durumda kaldıklarını söylüyor.
HAK ÇİĞNEMEYİN Efendim mesele şu. Biliyorsunuz devlet hastanelerinde randevulu sistem ile muayene olunuyor. Büyük şehirlerde talep çok fazla olunca hastanenin kapasitesi aşılıyor. Telefonla randevu alamayan normal poliklinik hastaları, artık uyanıklıktan mı çaresizlikten mi siz karar verin muayene olabilmek için acil servislere gidiyor. Ve bu iş daha çok mesai saatleri dışında akşam vakitlerinde gerçekleşiyor.
Acil servislerde görevli personel o yoğunluk içinde kimin acil kimin normal hasta olduğunu da çok ayıramadığı için bir karmaşa yaşanıyor. Bazı hastaneler bunun önüne geçebilmek için acil servislerde ilk müracaat noktası da oluşturmuş durumda. Ama bu da yeterli olmuyor. İşin traji komik tarafı bile var. Acile kabul edilmek için rol yapıp durumunu daha kötü göstermek isteyenlerin bile çıktığı söyleniyor.
Bütün bunların yanında işin başka bir insani boyutu var ki buna hepimizin dikkat etmesi gerekiyor. Acil servisleri gereksiz yere meşgul ediyor olmamız buraya gerçekten ihtiyacı olan hastaların hayatıyla oynamak demek. Bu biz ya da bir yakınımız da olabilir.
Konuştuğum yetkililer bir acil servise gelenlerin ancak % 10'unun gerçekten acil hasta hükmünde bulunduğunu söylüyor. Yani durum vahim. Eğer durumumuz acil değilse lütfen poliklinikleri tercih edelim biririmizin hakkını çiğnemeyelim.