Sean Connery, Cames Bond karakterini oynayan oyuncu. İskoçyalı aktör Topkapı Sarayı'nı ziyaret etmiştir. Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü İlber Ortaylı Hoca, Zaman Kaybolmaz adlı söyleşi kitabında Sean Connery'nin müzeyi ziyareti sırasında yaşanan bir olayı anlatıyor. İstanbul'un liberallerinden biri Connery'ye "milliyetçilik çok kötü bir şey" der. Yanıt tersinedir: "Ben milliyetçiyim, İskoç milliyetçisi, İngilizler bizi mahvetti." İstanbullu liberal, "İşte zaten milliyetçi olduğunuz için İngilizler sizi mahvetti" der. Benim söz konusu liberal cahilimizi desteklemem mümkün değil. Ama İskoç milliyetçisi olan Connery, yatırımlarını İskoçya'ya yapmış, yani düşüncesi ile tavrı uygun bir kişidir. Tutarlı davranışa herkesin saygı göstermesi gerekir. Bürokratları doğuya, sürgüne gönderen bir Bakan doğuya sürgün yeri denmesini babasına hakaret sayacağını söyledi. Nedeni doğulu olması. Bu Bakan aynı zamanda iş adamı. Merak ediyorum, acaba kendi memleketi olan, sürgün yeri sayılmaması gerektiğini söylediği yere yatırım yaptı mı? Yaptı ise kaç milyon YTL yatırdı ve kaç kişiyi istihdam ediyor? Doğu ve Güney Doğu Anadolu'nun geri kalmışlığından yakınan bölge insanlarından pek çoğu o bölgeye yatırım yapmıyor. Bu çelişkili tavrın mazereti olmaz. Hatta yıllarca devletin bölgeye verdiği teşvikler alındı ama yatırım yapılmadı. Bölgeli iş adamları da bölgeye yatırım yapmadı. Gereğinden fazla liberallik bize çok zarar veriyor. Devlet bölgeye yatırım yapmalı. Ama bölge gerçeklerine, coğrafyasına, üretim olanaklarına uygun yatırım. Bu yatırımlardan elde edilen gelirden -kayıtlı olmak koşulu ile- gelir ve kurumlar vergisi de alınmamalı. Liberallik zenginler için bile her zaman iyi değil. O yüzden liberaller işleri iyi iken devletin hiçbir şeye karışmamasını, ama işler kötü olunca devletin karışmasını isterler. Dünya ekonomisindeki kriz liberal dinamiklerle değil, devletlerin müdahalesiyle atlatılmaya çalışılıyor. Başka yolu yok.