Maliye KDV ödemeyen, sürekli devreden KDV beyan eden mükellefleri çağırıp bu durumun nedenini soruyor. Bu uygulamanın yanlış olduğunu söylemek mümkün değil. Ama Maliye'nin bilgisayarı esas faaliyet konusu KDV'ye tabi olmayan holding şirketleri de bu kapsamda görmüş, iki üç ayda bir KDV ödeyenleri de. Yayınevleri gibi yüzde 18 oranında KDV ile alıp, yüzde 8 veya 1 oranında KDV ile satanları da. Liste çok kabarık, denetim elemanları da mükelleflerin dosyalarına bakmadan mükellefleri çağırıyorlar. Oysa dosyada satışlarının düşük oranda KDV'ye tabi olduğu belli. Üstelik bu mükellefler KDV ödemek bir tarafa sürekli KDV iadesi alıyorlar. İdareden gelen yazının kapanması için bu mükelleflerin çağrıldığı gerekçesi de gerçekçi değil. Dosyadan yapılan tespitle yazılacak bir yazı ile de kapanabilir. Bazı denetim elemanları çağırdıkları bu mükelleflere gelirlerini yüksek beyan etme konusunda telkinde bulunuyor. İşte bu olmaz, çünkü bu tehdit demektir. Tehditle vergi alınmaz. Beyanı düşük görülen mükellef incelemeye alınır. Gelir olduğundan düşük beyan edilmişse, noksan beyan edilen kısım cezası ile birlikte alınır. Telkinle vergi almaya çalışmak götürü vergi almak anlamına gelir. Öyle bir şeyi kabul etmek mümkün değildir. Hukuksal dayanağı da yoktur. Mükellefi vergisini doğru ödemeye sevk etmek telkin ya da tehditle değil, doğru davranış şekliyle olur. O da vergi incelemesidir, yapılır. Yapılamıyorsa mükellefin değil idarenin gözden geçirilmesi gerekir. Tehdit ya da telkinle vergi ödetmeye çalışmak mükellefe hukukun önemsiz olduğunu da telkin etmek anlamına geliyor ve onlar da vergi kaçırmayı normal olarak görüyorlar. Son zamanlarda yabancı yatırımcının, Ticaret Kanunu tasarısı yasalaşırsa kendini daha güvende hissedeceği şeklinde haberler yer alıyor. Gerekçe olarak da şu anda yabancıların aynı kazanç üzerinden hem Türkiye'de hem kendi ülkelerinde vergi ödedikleri ileri sürülüyor. Gösterilen gerekçe bu kadar yanlış, gerçek dışı olunca insan hiçbir şey söyleyemiyor. Tasarı ile yapılmak istenen asıl şey, şirketlerin iç denetimlerinin yabancı denetim şirketlerinin tekeline bırakmak.