Önceki gün sabaha karşı, Türkiye'nin en tanınmış gazeteci yazarlarından İlhan Selçuk, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, eski rektörlerden Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, TV yayıncısı Ferit İlsever apar topar gözaltına alındılar.
Bugün bir ilk mektep öğrencisini çevirip, İlhan Selçuk'un sabaha karşı yatağından kaldırılıp gözaltına alınmasını nasıl bulduğunu, sorsanız "Niçin böyle yaptılar" diyecektir.
Çünkü bir hukuk devletinde, bir başyazar, uyuşturucu kaçakçısı misali gözaltına alınmaz.
Çağırırsın ifadeye, tıpış tıpış gelir.
Gelmezse, o zaman gözaltına alırsın...
Bu uygulamanın yerinde olmadığı açıktır.
***
Öte taraftan, Başbakan Erdoğan, "Çeteleri temizliyoruz, geri adım atmayacağız" diyor.
Bu sözler, Türkiye gibi alabildiğine kirlenmiş, yolsuzluğun vakai adiye olduğu bir ortamda elbette çekici sözler.
Fakat, adına "Ergenekon" denilen örgüt hakkında henüz oluşturulmuş bir iddianame yok, açılmış bir dava da yok.
Bakınız, İstanbul Baro Başkanı Kazım Kolcuoğlu ne diyor:
"Ergenekon operasyonu sürecinde 8 aydır gözaltılar yaşanıyor fakat dava bir türlü açılamıyor."
Kolcuoğlu devam ediyor:
"Ortada çok önemli ve korkulacak bir örgüt varmış havası yaratılıyor."
***
Bu durumda, Başbakan Erdoğan'ın henüz davası açılmamış ve yargıç kararıyla suçları sübut bulmamış insanlar hakkında baştan hüküm kurması, doğru mudur?
Türkiye'de iktidar mücadelesi zıvanadan çıktı derken bunu kast ediyoruz işte:
Nerede masumiyet karinesi?
***
Üçüncü ve son derece önemli gelişme de medyanın geldiği durum ve takındığı tavırdır.
Yukarıda sözünü ettiğimiz hukuki sakatlıkları medya pekala bilebileceği halde, "AKP'ci hale getirildikleri cihetle" bilerek görmezden gelmekte, hatta "Ergenekon... Ergenekon" diye nara atabilmektedir.
Bu son derece tehlikeli bir yarılmadır. Zıtlaşmadır.
İçinde bölünen medya, toplumu da ister istemez bölecektir.
Kimin ne ile meşgul olduğunu bilecek durumda değilim. Bunları bilmek görevlerim arasında da değil.
Fakat 83 yaşındaki bir başyazarın, o kişi "ulusalcılık" çizgisinden hiç sapmayan, eskilerin ünlü "sol darbecisi" İlhan Selçuk olsa da bir takım enayi çeteciliklere kalkışmayacak kadar tecrübeye sahip olduğunu düşünmek yersiz ve anlamsız değildir.
Tam tersi bu hoyrat gözaltılar anlamsız kalmıştır.
Gözaltılar, Türkiye'de AKP'nin estirdiği iktidar göz dönmesinin işaretidir.