Hafta sonu, benim de Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptığım Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) düzenlediği 4'üncü Kartepe Zirvesi için Kocaeli'ndeydik. The Gren Park Resort'taki toplantıya katılan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ayrıntılarını ekonomi sayfalarımızda okuyacağınız "Türkiye Ekonomisinde Durum, Riskler ve Fırsatlar" başlı klı kapsamlı bir sunum yaptı.
Daha sonra sohbet imkanı bulduğumuz Hisarcıklıoğlu, son günlerdeki çok tartışılan Sosyal Güvenlik Reformu'yla ilgili düşüncelerini açıklarken çarpıcı tespitlerde bulundu. İşçi ve memur sendikaları, cuma günü toplu bir eylemle bu reformu eleştirdi. Haklı oldukları yönler var. Zaten hükümet de bu tasarıyı yeniden görüşme kararı aldı. Ama erken emeklilikle ilgili Hisarcıklıoğlu'nun ortaya koyduğu tabloya da bakmaları gerekiyor.
TOBB Başkanı, 1992 yılında Demirel Hükümeti sırasında verilen 38 yaşında emeklilik hakkını "popülizm" olarak niteledikten sonra şu çarpıcı tespiti yaptı: "Bunun bedelini 3 nesil, 40 yılda ödeyecek..."
Torunumuza borç! Hisarcıklıoğlu, bu konuda rakamlar da verdi. Buna göre, sosyal güvenlik kurumlarının toplam açığı 25 milyar dolar. Türkiye'de ortalama emeklilik yaşı 47. Bu rakam, AB ülkelerinde 62'ye çıkıyor. Türkiye'de ortalama emeklilik süresi 25 yılı buluyor. Bu süre AB'de 15 yıla kadar düşüyor. Emeklilik yaşları arasındaki farka rağmen yaşam süreleri arasında çok fark yok. Bizde ortalama hayat 72 yıl, iken AB'de 77'ye çıkıyor.
Bu tablo da gösteriyor ki bu konuda reform yapılması şart. Elbette emeklimizin hayat standardını da yükseltmemiz, AB seviyesine çekmemiz gerekiyor.