İşçiler, kafalarında hep aynı soruyla uyanıyorlardı güne: "Acaba bugün sıra kimde?" Tersane işçileri bir dilim ekmeğe bir dilim peyniri katık etmek, çocuklarını okutmak, insanca yaşatmak için her sabah kalkıp kendilerine ne zaman tabut olacağını bilmedikleri yere gidiyorlardı. 1991'deki çığlığın üzerinden fazla geçmedi. Benzer bir haykırış bu kez 2001 yılında yükseldi. Ancak bu kez etkisi daha büyük oldu. Kamuoyu, basın, yetkili, etkili bütün herkes bu çığlığın peşinden gitti. Artık tersanelerde ölümlerin arkası kesilmiyordu. 2002'de 5, 2003'te 3, 2004'te 5, 2005'te 8, 2006'da 10, 2007'de 10 ve 2008'in henüz ilk 2 ayında 3 ölümle daha sarsıldı tersaneleri.