Hıncal Uluç el ver
Biliyorsunuzdur Paris Hilton, Türkiye'ye geliyor. Üstelik Miss Turkey 2008 yarışmasının jüri üyesi olmaya... Gecedeki güzel bolluğuna bakar mısınız? Türkiye'nin güzelleri ve dünya güzeli Hilton, tekmili birden aynı sahnede. Peki, hemen yanlarında çalışma arkadaşı olarak kimler var? Türkiye'nin "Ben güzelden anlarım!" iddiasındaki erkekleri. İtiraz etmeyeyim diyorum ama bu kadar güzelin bulunduğu yerde, tespit edilen jüri, erkekleri temsil etmek için yeterli mi? 'Yetersiz' demiyorum. 'Bir takviyeyle jüri daha sağlıklı sonuç alabilir' diyorum. Düşünsenize bir, manzarayı gözünüzün önüne getirsenize... Güzeller önünüzden arz-ı endam ederek geçiyorlar, yanınızda Paris Hilton oturuyor. Dikkatinizi dağıtmamak için kulağınıza doğru eğilerek, fısıltıyla sahnedeki güzellerden birisi hakkında size bir soru soruyor. O kulak benim olsa, duymamış gibi yapar, Hilton'un dudaklarıyla benim kulağım arasındaki fısıltı raksının tekrarlanmasını sağlardım. İşte o kulaklardan birinin sahibi, Büyük Usta Hıncal Uluç. Kendisi beni tanımaz, ancak ben Usta'yı çok iyi tanırım. Hukukumuz, kendisinden küçük ricalarda bulunmama yetecek kadar ileridir. Hıncal Ağabey; Sabah'taki yazılarını yıllardır büyük bir iştahla okuyorum. 'Kapıyı anahtarla açmak' dediğinden beri, kapımı açmak için anahtarıma her dokunuşumda, elime bir ateş parçası almış gibi oluyorum. 'Yaşamdan Dakikalar'a bayılıyorum. Şimdi sana işim düştü, gereken ilgiyi göstereceğine inanıyorum. E be Hıncal Usta, sen yıllardır ne jüriler görmüş, ne güzeller seçmiş bir büyüğümüzsün. Bu yarışmada bir bak bakalım, kavuğu çoook yıllar sonra bana devredecek olursan, taşıyabilir miyim? Teklifim, bu yarışmada hem beni, hem güzelleri sına. Koltuğuna göz dikmiş filan değilim, sen koltuğunda otur, yanına bir sandalye getirsinler ben de orada oturayım. (Sandalyeyi seninle Paris Hilton'un arasına yerleştirmelerine lütfen dikkat et.) Sevgili Hıncal Usta, bu teklifi etraftan gelecek tehlikelerden korkarak yapıyorum. Sana benden daha fazla tesir edecek dostlarının kafalarında bir şimşek çakar da, seni etkilerler diye korkmuyorum desem yalan olur. Benim bu fikrimden hareketle, sana yapılacak tüm tekliflerin 'intihal' koktuklarını bilerek ne olur dikkate bile alma. Sunay Akın ve Nebil Özgentürk'ten korkmuyorum. Nedense onların kameralar önünde gerçekleşecek böyle bir organizasyonda, bu vazifeye istekli olacakları fikri akla yakın gelmiyor. Ancak Haşmet Babaoğlu'ndan korktuğumu itiraf etmem gerekir. Jürinin diğer üyelerinden Fatih Altaylı'ya meseleyi açmanın bile gereksiz olduğunu düşünüyorum. Kesinlikle yanaşmaz! Faruk Bayhan'ın zaten görevi gereği orada olması şart. Umudum sende Hıncal Uluç, el ver bana!