Hepimizin miladı Merve Kavakçı Siyah kruvaze bele oturan bir ceket... İçerisinde kırmızı saten bir bluz... Altında dar siyah bir pantolon... Kırmızı dize kadar yanlarından zincirler, taşlar sarkan rugan bir çizme, ceketin belinde kırmızı kalın rugan bir kemer, kırmızı rugan bir çanta, kırmızı ağırlıklı bir makyaj, ojeler ve bu kıyafeti tamamlayan kırmızı saten bir türban... Hastanenin kapısından içeri girdiğimde ilk dikkatimi çeken görüntü bu oldu. Yaşları en fazla 13 ila 15 arasında değişen 4 genç kız- Kargo pantolonlar, vücutlarının tüm hatlarını meydana çıkartacak bluzlar... Ve kıyafetlerini tamamlayan türbanlar... Tarabya-Beşiktaş minibüsünde arkadaki dörtlü koltuğa sıralanmışlar. Tüm yolcuların duyabileceği tonda konuşuyorlar. Belli ki ailelerinden habersiz gezmeye gidiyorlar. Biri diğerine "Telefon açma gürültüden anlaşılır. Mesaj çek, 'Kur'an'dayız, ders uzadı' de" diye 'akıl' veriyor. Mesaj gönderiliyor, tepki gelmeyince kız derin bir oh çekiyor. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Türbanın siyasi tarafından çok sosyal tarafı daha dikkat çekici. Türban takanlar sosyal hayatın zaten tam ortasında. Dünyevi tüm nimetlerden sonuna kadar yararlanıyorlar. Son model otomobillere biniyorlar, modayı yakından takip ediyorlar, her mesleğin içerisindeler, "günah" olmasına rağmen alkol satılan barlara gidiyorlar. Özel üniversitelerde okuyorlar. Süsleniyorlar, bir sürü açık kadından daha çok dikkat çekiyorlar. Kimin için süsleniyor ve dikkat çekmeye çalışıyorlar. Kendileri için mi yoksa Allah için mi? Peki aslında ne istiyorlar? Onlar için türban gerçekten inanç meselesi mi, yoksa siyasi simge mi? Yıl 1999... Yer: Milletin Meclisi... Genel seçimlerden hemen sonra milletvekilleri yemin töreni için Meclis'te... Fazilet Partisi İstanbul Milletvekili Merve Kavakçı da tüm parlamenterler gibi sırada yerini almış... Diğer partilerin sıralarında alkış, kavga, kıyamet... Nedeni Merve Kavakçı Meclis'e türbanla girdi... İşte türban o günden sonra hayatımızda bu kadar "etkin" yer almaya başladı. İnsan düşünmeden edemiyor. Türkiye o yıla kadar Müslüman değilmiydi de türban o tarihten bu yana gündemimizi işgal ediyor. Gözlerimiz kör müydü yoksa biz mi umursamıyorduk en başta yazdığım örnekleri. Yoksa Merve Kavakçı, türban takanlarla birlikte bizim de miladımız mı oldu? 1999 yılına kadar türbanlıların ne okul önlerinde ne de başka bir yerde eylem yaptıklarını hatırlamıyorum. O yıla kadar seslerini duymadığımız bu arkadaşlar, şimdi ne oldu da okula türbanla girmek için örgütleniyorlar. Dahası bu arkadaşlar lisede okurken ne yapıyorlardı? Asıl, Türkiye'nin gündemini yok yere türbanla meşgul etmek en büyük günah...
Servisi 
Siyah kruvaze bele oturan bir ceket... İçerisinde kırmızı saten bir bluz... Altında dar siyah bir pantolon... Kırmızı dize kadar yanlarından zincirler, taşlar sarkan rugan bir çizme, ceketin belinde kırmızı kalın rugan bir kemer, kırmızı rugan bir çanta, kırmızı ağırlıklı bir makyaj, ojeler ve bu kıyafeti tamamlayan kırmızı saten bir türban... Hastanenin kapısından içeri girdiğimde ilk dikkatimi çeken görüntü bu oldu. 
