Reha Muhtar'ın yarışma versiyonu
TÜYLERİM diken diken olarak izledim. "Ahmet Çakar'la Şansa Bak" gerçekten sinirlerin zorlandığı bir yarışma... Asıl mesleği doktorluk olan Çakar, futbol hakemliği yaptığı zamanlarda da dikkatleri üzerine çekmeyi başaran şahsına münhasır bir isimdi. Çakar bugünlerde de yarışma programındaki sıradışı ve agresif tavırlarıyla yine ilgi topluyor. Çakar'ın sunduğu programı izlerken duyduğum huzursuzluk bana bir anda çok tanıdık geldi. Bir zamanlar Reha Muhtar'ın sunduğu ana haber bültenini izlerken de aynı sıkıntıyı duyardım. Muhtar ekrandan üstümüze üstümüze geldikçe kalbim sıkışırdı. Ama yine de içimi dürten bir merak Muhtar'ın kanalını açmamı sağlardı. Bence Ahmet Çakar'da da aynı etki var. İnsanların üzerine gidişi o kadar gerçekçi ve etkili ki kanalı değiştiremiyorsunuz. Mesela geçtiğimiz gece Samsunlu bir vatandaşımızla yaşadığı gerilim dolu anlar beni gerçekten strese soktu. Özellikle yarışmacı ve Çakar arasında geçen bir diyalog 'Pes artık!' dedirtti. Samsunlu yarışmacı, 'Ahmet Abi, kızdınız, korkuyorum!' derken, Çakar yarışmacının üstüne yürümekteydi. Ve o sırada ağzından şu cümle döküldü: 'Kızıyor muyum? Ben ne zaman kızıp kızmadığımı bilmiyorum ki!'... Başka biri bunu söylese ruh sağlığından şüphe ederdim!