Sevgilini tanıyor musun?
Herkes dürüst, saf, sağlam bir beraberlik arzuluyor. Bu masum arzudan doğal ne olabilir? Olunca elbette böylesi olmalı. Olmalı ya, koşulları var.
DENGE BOZULUR, İlişkiyi terazinin ortasındaki denge demiri farz edersek, iki kefenin de darasız, safrasız, eşit olması ilk koşul. Sadece karşıdakinden beklenen özveri, sadakat, ilgi ve sevginin eşitini diğer taraf da sunamazsa denge bozulur, koşul yerine gelmez, arzular boş çıkar.
SÖKMEYEBİLİR Sevginin gücünü sadakatle ölçebilirsiniz belki. Ya da riyasız, yalansız, hilesiz bir yaşamı sunar, karşı tarafa karşı gerekeni yerine getirdiğinizi sanırsınız. Siz de öyle yapıyorsunuz ve aynısını bekliyorsunuz, haklısınız. Ancak her zaman ' sökmeyebilir' bu 'içtenlik'.
İÇSEL TUZAKLAR Biri vardır, samimi, sahici olduğunu bas bas bağırır gibi yapar her davranışını. Tutarlı, disiplinli, yakışır haller içinde görünür hep. Oysa muhtemelen dip duyguları kendi kontrolünden bile çıkmış, ara sıra yakalanmaktan kaçamadığı içsel tuzaklarla dolu biridir o.
YAKALAYAMADAN... Bir başkası vardır, sahtedir. Sahteliğini siz kavramadan, 'yakalamadan' çok önce kendisi bizzat açıklamıştır bile. Yalancı, oyuncu, tezgahçı olduğunu ta baştan açık seçik itiraf edişi şaşırtmıştır sizi hatta.
KÖKLER Beraberliğiniz ilerleyip kökler salarken her davranışının ardında bir başka şeyler aramanız... Bu halinizden rahatsız olup terk etmeye çalıştıkça içinizdeki şüphe kurdunun daha da semirmesi o "ta baştan itirafın" sonucudur aslında.
HESAPLAŞMA Gün gelir rüzgar ilişki şemsiyesini ters döndürüverir. 'Hesaplaşma' anlarınızda yine o, yine bilindik itiraflarıyla, "neden bir türlü uzlaşamadığını, sevgiden ibaret bir ikili olmayı neden bir türlü sindiremediğini" gayet doğru ve dürüst anlatır size.
HER KAREDE Kırılır, kızar, bozulur dönersiniz kabuk içinize. Ortak yaşanmışlığın hangi evresini, hangi anını anımsarsanız anımsayın, fon müziği yerine her karede o son sözler efekttir. Kararlarınız, bundan böyle neler yaşayıp yaşamayacağınıza ilişkin kararlarınız, en çok o sözlerin sizi savurduğu ruh durumunun tezgahında dokunacaktır.
ÇÖMLEK PATLADI "Çömlek patladı" diyeceğimiz nokta tam da bu noktadır işte. O, son sözleri o kadar fütursuz, duygusuz hatta ruhsuzca sarf eden kişi, aslında tam da şimdi koşup boynuna sarılacağınız... Şimdilik samimiyetinden olmasa da sevgisinden zerre kuşku duymamanız gereken kişidir çünkü.
KİMYANIZLA Onun tek yalancılığı, "asla yalansız biri olamayacağını" söylemesindedir, anlasanıza. Kimyanız onu dönüştürdüğünden beri onun çevireceği tek dolap, kuracağı tek tezgah artık yapamayacağını bile bile sizi "dolapçı ve tezgahçı olduğuna" inandırmaktır.
TESADÜF BU YA Bunu neden yaptığına gelince... Onu buradan tablet halinde sunup yutturmam ben size. Sadece içimin el verdiğince içten, "Doğrudur bu dediiklerim" derim, siz ister inanır ister inanmazsınız. Ola ki biriniz bile inanırsanız. Ve tesadüf bu ya, anlatılan yol ayrımındaysanız, ne demek istediğime biraz kafa patlatın olmaz mı?
PATLATIN BAKALIM Her şeyin en doğrusunu, en adilini, en iyisini içinde taşıdığına çok inandığınız o güzel başınızı, taşlara vurmamak için biraz da bu şekilde çalıştırın ve biraz patlatın bakalım o kafayı. Sonuç sizi çok şaşırtacak emin olun.
ADINIZI VERMEDEN Şaşırmanın ardından gelenler de size (ikinize) çoook iyi gelecek. Her şey düzelince adınızı bile vermeden bir teşekkür maili yollayın, ben anlarım. Haydi...
|