Diyabette beslenmeye dikkat etmeden önce normal kiloya gelmek şart! Besinleri iyi tanıyarak alternatif oluşturulduğunda diyet listesine bağlı kalınmayabilir.
Diyabet tanısı konulan hastaya uygulaması önerilen şeker ve şekerli besinlerin yasak olması, hastada tam ters bir etki yaratıyor ve bu besinler daha cazip haline geliyor. Besinlere duyduğu özlemin çok daha fazla olması kişide kilo probleminin oluşmasına bile neden olabiliyor. Üstelik hastanın bu tanıyı basite indirgemesi hatta kabullenmesi bile bazı durumlarda zorlaşıyor. Diyabet tanısı konulan hasta panik olup içine kapanmamamlı. Yapacağı en önemli şey diyabete göre beslenmesini sürdürmeli hiçbir şekilde tamamen diyet listesine bağlı kalmamalı. Yiyecekleri iyi tanımladıktan sonra içeriğini sorgulayıp alternatif yiyecek oluşturabildiği sürece beslenmeyi kontrol altına almanın ne kadar basit olduğunu fark edebilecektir. UZMANDAN YARDIM ALIN Tabi böyle bir tabloyu yakalayabilmesi için mutlaka beslenme uzmanından uzun süren yardım almalı. Aksi taktirde ilk tanı konduğunda hasta "Şunu yeme bunu yeme" gibi yasaklarla karşılaşma ihtimalinden dolayı bir liste ile sınırlandırılması gerekmez. Çünkü diyetin kısa süre sonra tamamen liste dışında beslenmeye başlama ihtimalinin yüksek olduğu diyabette kaçınılmazdır.
SIK SIK YİYİN Diyabette besin seçmeden kişi önce uygun ağırlığında değilse uygun ağırlığa getirilmeli. Yani zayıf ise makul kiloya gelmeli, fazla kilolıysa normal kiloya getirilmeli. Beslenmenin temelinde dengeli beslenme olmalı ve yiyecekler içerik olarak öğrenilmeli. İhtiyacı belirlenmeli ve bu ihtiyaçları doğrultusunda azar azar, sık sık (kısacası mümkün olduğunca 5 ya da 6 öğün halinde) beslenilerek hatta her öğün kendi arasında dengeli olabilecek şekilde düzenlenerek tüketilmeli. Bunların yanı sıra toplumda sık kullanılan diyet ürünlerden istediğimiz kadar yiyebiliriz. "Ekşi meyveler şekeri düşürür ya da bazı besinler şekerin düşmesini sağlar" gibi değerlendirmeler olmamalı.