Müzeyyen Senar, Atatürk'le dans ettiği geceyi şöyle anlatır: "Balo için siyah tuvaletimi giymiştim. Salona girdiğimde yaver beni aldı, salona hakim olan yerdeki yuvarlak bir masaya götürdü. Masada sadece iki sandalye vardı. Birine beni oturttu. Saz, salonun diğer bir köşesinde idi. Balo için ayrıca bir de orkestra vardı. Atatürk içeri girince herkes ayağa kalktı ve o da gelip benim yanımdaki sandalyeye oturdu. Yine çok heyecanlanmıştım. Ben de kendisini ayakta karşılamıştım. Orkestra zamanın ünlü tangosu Ayşe'yi çalıyordu. Balonun açılış dansını Atatürk yapacaktı. Hiç beklemediğim bir şey oldu. Bana dönerek; 'Buyurun dans edelim' dedi. SAZI UNUTTUK Geldi elimden tuttu. Sihirlenmiş gibi kalktım. Bana önden yol verdi. Piste doğru yürüdük. Ama o kadar heyecanlanmıştım ki, bir türlü istenildiği gibi dans edemiyordum. Müthiş anlayışlı bir insandı. Birkaç dakika sonra masamızın önüne geldiğimizde, benim pek dans bilmediğimi fark etti ve oturduk. Ama baloyu açmış olduk. Zaten dans pisti hemen kalabalıklaşmıştı. Bütün ümidim beceriksizliğimin belli olmaması idi. Saat 23.00'e kadar dans ve eğlence devam etti. Atatürk 'Yahu çocuklar, sazı unuttuk. Hadi beylere haber verin. Müzeyyen Hanım da hazırlar. Hadi saza başlayalım' dedi.