Önce kendimizi tanımalıyız!
Kadınların en büyük düşmanları kadınlar mıdır? Neden, hemcinslerimiz için böyle düşünüyoruz? Hem birbirimize hak verip, neden düşmanca davranıyoruz? Aslında o kadar ortak hayatımız var ki! Yaşadıklarımız ya da yaşayamadıklarımız... Beklentilerimiz; ilişkilerimizde istemediğimiz davranışlar sergilememize yol açıyor. "Duygusal açlık en başta olsa gerek!" Kadınların fazla detaycı olmaları, erkeklere oranla ilişkilerde problemlere neden olabiliyor. Çatışmalar, kavgalar, ikilemler, kendini haklı görme hali, ister istemez ilişkilerimizi zor duruma sokuyor. Aslında kendimizi haklı görme hali, (her zamanki gibi ben haklıyım, o haksız) acaba kendimize haksızlık yapmıyor muyuz? İlişkilerimizde birbirimizden kusursuzluk bekliyoruz, dört dörtlük hayatlar istiyoruz, hayattan isteklerimizin hemen olmasını istiyoruz, ama bunun için mücadele ediyor muyuz? Eşimizin bize zaman ayırmasını, eve erken gelmesini, bizimle ilgilenmesini, yemeğe çıkmayı, tatile gitmeyi, hayatımızın her anını paylaşmayı, hem de mevcut yaşam standartlarımızı aynen sürdürmek istiyoruz. Bunları yerine getiremediği zaman dırdır etmeye, başka hayatlarla kıyaslamaya başlıyoruz. ... kocası eşine yeni araba almış. ... kocası evlilik yıldönümünde (...) hediye almış. ... kocası eşini şuraya tatile götürüyor. ... kocası karısına çok değer veriyor, onun için her şeyi yapıyor. Sen ne yapıyorsun? gibi... Önce kendimizi sorgulamamız lazım... Kocanın karısı eşine nasıl davranıyor ki, kocası ona o kadar değer veriyor.
"Ayna çerçevelerinizin sınırladığı sırlı camlar, derin dünyalara açılır. Bu dünya size aitse, hangisinin içinden gülümsediğiniz fark etmez. Sizi yansıtan aynanızın çerçeveleri de sizi anlatsın!"
Kimsenin hayatı kimseye benzemez. Herkesin kendi içinde ne yaşadığını yaşayan bilir. Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür. Başkalarının hayatına meraklı olacağımıza, önce kendimize bakmalıyız. (İğneyi kendine çuvaldızı başkasına). İlişkilerimizde huzursuzluklarımızı ancak konuşarak halledebiliriz. İlişkilerde diyalog çok önemlidir. Hoşlandığınız ya da hoşlanmadığınız her şeyi dürüstçe, kırmadan konuşun, beklentilerinizi anlatın. Ancak o zaman birbirimizi anlar, ortalarda buluşabiliriz. Kadınların erkeklere oranla empatileri fazla gelişmiştir. Kadın eve gelen kocasının yüzünden nasıl bir ruh halinde olduğunu anlayabilir, ona göre ortamı hazırlayabilir. (Demek ki, yine bize bağlı!) İlişkilerde sorumluluk çok önemlidir, insan önce kendine sorumludur. Sorumluluğunu yerine getirmeyen bireylerde sorunlar ön plana çıkabilir. Bundan dolayı hem kendimize karşı hem de karşımızdakine karşı suçluluk duygusu hissedebiliriz. Vicdan azabı, endişe ve suçluluk hissederek içsel kargaşa yaşamamıza sebep olur, bu yüzden ilişkilerimiz zedelenebilir. Kendinize saygınız varsa ve ne istediğinizi biliyorsanız, başkalarının sizin için bir şey yapmasını beklemezsiniz, bağımlı veya sömürgeye açık olmazsınız. Hayatınız boyunca sizinle birlikte olacak tek kişi yine sizsiniz ve kendinize ait olan değerlere ve ihtiyaçlara zaman ayımak ve cevap vermeye çalışmak önemlidir ve bu kendinize saygıda gizlidir. Kendinize değer vermezken diğer insanlar tarafından değer verilmeyi beklemek haksızlık olmaz mı? Önce kendimizi tanımalıyız. Kendine özgüveni olan insan, zaten kendisiyle barışık insandır. Haydi artık birbirimize bakacağımıza kendimize bakalım, geliştirelim, ne istediğimizi bilelim ve hayata mutlulukla gülümseyelim. Aynadaki ışıltınız hoş olsun! İyi Ramazanlar...