Yurdum insanı kahvede
Bir yerlerde bir kahvehane varmış. Bir gün içeri hap kadar bir adam girmiş. Boyu posu yer fıstığı kadar ama güçlü bir sesi varmış adamın. Şöyle bir süzmüş çevreyi ve avazı çıktığı kadar bağırmış; "Hiyeeyytt!.. Var mı lan bana yan bakan?.." Kahvede hayat durmuş bir anda. Herkes elindeki kağıdı, taşı, ıstakayı bırakıp şaşkınlıkla adama bakmaya başlamış. Bu şaşkınlığı yanlış anlayan özenti tipli biraderimiz, yeniden bağırmış güçlü sesiyle: "Size soruyorum lan!.. Var mı bana yan bakan ha?.."
'BEN VARIM' Muhabbete, oyuna, iskambile, çaya, tarçına yoğunlaşmış keyiflerini kaçıran bu zevzek herife haddini bildirmek için hemen her masadan mebzul miktarda müdavim fırlayacakmış ki kahvehanenin belki de en iri cüsseli, en bileği, yüreği sağlam bitirimi dikilivermiş ufaklığın karşısına: "Ben varım lan böcek. N'olcek?.." Bizim tel maşa kabadayı, önü başında mezarlık servisi gibi dikilen esas delikanlıyı görünce şöyle bir yutkunmuş ve ani bir hareketle arkasına saklanıp yeniden bağırmış: "Hiyeeeyyytt!.. Var mı lan abimle ikimize yan bakan!.."